Examples of using "Presste" in a sentence and their turkish translations:
Dudaklarını sıkıca birbirine bastırdı.
O, tüpten diş macunu sıktı.
O dudaklarını benimkine bastırdı.
Yüzünü vitrine bastırdı.
Tom portakalın suyunu sıktı.
Mary beğenmeyerek dudaklarını büzdü.