Translation of "Mary" in Turkish

0.014 sec.

Examples of using "Mary" in a sentence and their turkish translations:

- Mary fing an.
- Mary begann.

Mary başladı.

- Tom bedrohte Mary.
- Tom drohte Mary.
- Tom hat Mary bedroht.

Tom, Mary'yi tehdit etti.

- Tom verachtet Mary.
- Tom verschmäht Mary.

Tom, Mary'yi küçümsüyor.

Mary jodelt.

Meryem yodel tarzı şarkı söyler.

»Tom!« »Mary!«

"Tom!" "Mary!"

- Tom erschoss Mary.
- Tom hat Mary erschossen.

Tom, Mary'ye ateş etti.

- Tom hat Mary bewundert.
- Tom bewunderte Mary.

Tom, Mary'ye hayran kaldı.

- Tom beobachtete Mary.
- Tom hat Mary beobachtet.

Tom, Mary'yi izledi.

- Geh Mary wecken.
- Geh und weck Mary.

- Git ve Mary'yi uyandır.
- Mary'yi uyandırmaya git.

- Tom küsste Mary.
- Tom hat Mary geküsst.

Tom, Mary'yi öptü.

- Tom beleidigte Mary.
- Tom hat Mary beleidigt.

Tom, Mary'ye hakaret etti.

- Tom umarmte Mary.
- Tom hat Mary umarmt.

Tom, Mary'ye sarıldı.

- Tom ignorierte Mary.
- Tom ließ Mary links liegen.
- Tom hat Mary ignoriert.

Tom, Mary'yi görmezden geldi.

- Mary ist völlig durchgedreht.
- Mary ist völlig ausgerastet.

Mary çılgına döndü.

- Haben Sie Mary geküsst?
- Hast du Mary geküsst?

Mary'yi öptün mü?

- Tom steht vor Mary.
- Tom steht Mary gegenüber.

Tom Mary'nin önünde duruyor.

- Mary wird uns fangen.
- Mary wird uns auffangen.

Mary bizi yakalayacak.

- Mary hat Tom angegriffen.
- Mary hat Tom attackiert.

Mary Tom'a saldırdı.

- Tom hat Vertrauen in Mary.
- Tom vertraut Mary.

Tom'un Mary'ye güveni var.

- Tom betrog Mary.
- Tom hielt Mary zum Narren.

Tom Mary'yi aptal yerine koydu.

- Mary verpasste Tom eine Ohrfeige.
- Mary hat Tom eine Ohrfeige verpasst.
- Mary ohrfeigte Tom.

Mary, Tom'u tokatladı.

- Mary ist etwas arrogant.
- Mary ist ein bisschen arrogant.
- Mary ist ein wenig arrogant.

Mary biraz kibirli.

Mary spielt Klavier.

Mary piyano çalar.

Tom schalt Mary.

Tom, Mary'yi azarladı.

Tom beleidigte Mary.

Tom, Mary'yi gücendirdi.

Mary ist Töpferin.

Mary bir çömlekçi.

Mary ist schwanger.

- Mary hamile.
- Mary gebe.

Tom vermisst Mary.

Tom, Mary'yi özlüyor.

Mary ist Linkshänderin.

Mary solaktır.

Tom wollte Mary.

Tom, Mary'yi istiyordu.

Mary liebt dich.

Mary seni seviyor.

Liebt Mary mich?

- Mary beni sever mi?
- Mary beni seviyor mu?

Tom vertraute Mary.

Tom, Mary'ye güveniyordu.

Mary ist Musiklehrerin.

Mary müzik öğretmenidir.

Mary tötete Abbott.

Mary Abbott'u öldürdü.

Mary verkauft Schuhe.

Mary ayakkabı satıyor.

Mary wurde ohnmächtig.

Mary bayıldı.

Mary vermisst Boston.

Mary Boston' u özlüyor.

Tom kratzt Mary.

Tom, Mary'yi tırmalıyor.

Mary isst gerade.

Mary yiyor.

Tom beglückwünschte Mary.

Tom, Mary'yi tebrik etti.

Tom feuerte Mary.

Tom, Mary'yi kovdu.

Tom trägt Mary.

Tom, Mary'yi taşıyor.

Mary ist bezaubernd.

Mary çekici.

Tom zwickte Mary.

Tom, Mary'yi çimdikledi.

Tom beobachtet Mary.

Tom Mary'yi takip ediyor.

Tom vergaß Mary.

Tom Mary hakkındaki her şeyi unuttu.

Mary kann schwimmen.

Mary nasıl yüzüleceğini bilir.

Wer ist Mary?

Mary kim?

Er mag Mary.

O, Mary'yi sever.

Sie liebten Mary.

Onlar Mary'yi sevdi.

Wir kennen Mary.

Biz Mary'yi tanıyoruz.

Mary half Tom.

Mary Tom'a yardımcı oldu.

Mary kam herein.

Mary içeri geldi.

Tom ärgerte Mary.

Tom Mary'ye şaka yollu takıldı.

Tom schlug Mary.

Tom, Mary'yi tokatladı.

Tom trat Mary.

Tom, Mary'yi tekmeledi.

Tom hasste Mary.

Tom, Mary'den nefret ediyordu.

Mary erpresst Tom.

Mary Tom'a şantaj yapıyor.

Tom köpfte Mary.

Tom, Mary'nin kafasını kesti.

Mary ist gestorben.

Mary öldü.

Mary ist Professorin.

- Mary bir profesör.
- Mary bir hoca.

Mary ist Ägyptologin.

Mary bir ejiptologtur.

- Mary geht mir auf die Nerven.
- Mary geht mir auf den Keks.
- Mary geht mir auf den Senkel.
- Mary nervt.

Mary sinirlerime dokunuyor.

- Außer Mary kam niemand.
- Außer Mary ist niemand gekommen.

Mary hariç kimse gelmedi.

- Mary stirbt im Krankenhaus.
- Mary liegt sterbend im Krankenhaus.

Mary hastanede ölüyor.

- Tom tanzte mit Mary.
- Tom hat mit Mary getanzt.

Tom, Mary ile dans etti.

- Tom achtet nicht auf Mary.
- Tom beachtet Mary nicht.

Tom Mary'ye hiç dikkat etmiyor.

- Tom hat Mary fahren lassen.
- Tom ließ Mary fahren.

Tom Mary'nin araba sürmesine izin verdi.

- Wolltest du Mary auch einladen?
- Wolltet ihr Mary auch einladen?
- Wollten Sie Mary auch einladen?

Mary'yi de davet etmek istedin mi?

- Du findest Mary wahrscheinlich süß.
- Ihr findet Mary wahrscheinlich süß.
- Sie finden Mary wahrscheinlich süß.

Muhtemelen Mary'nin sevimli olduğunu düşünüyorsun.

- Mary ist links.
- Mary ist liberal.
- Maria ist eine Liberale.

Mary bir liberal.

- Mary arbeitet in einem Supermarkt.
- Mary arbeitet bei einem Supermarkt.

Mary bir süpermarkette çalışıyor.

- Mary wurde sauer auf mich.
- Mary wurde wütend auf mich.

Mary bana kızdı.

- Tom hat Mary nicht umgebracht.
- Tom hat Mary nicht getötet.

Tom, Mary'yi öldürmedi.

- Wo leben Mary und Tom?
- Wo wohnen Mary und Tom?

Mary ve Tom nerede yaşıyor?

- Tom ist schlauer als Mary.
- Tom ist intelligenter als Mary.

- Tom Mary'den daha zekidir.
- Tom Mary'den daha akıllı.

- Mary benutzt beim Kochen kein Salz.
- Mary kocht ohne Salz.

Mary yemek pişirirken tuz kullanmaz.

- Tom nannte Mary eine Verräterin.
- Tom bezeichnete Mary als Verräterin.

Tom, Mary'ye hain dedi.

- Tom nannte Mary eine Lügnerin.
- Tom bezeichnete Mary als Lügnerin.

Tom Mary'ye yalancı diye bağırdı.

- Tom nannte Mary einen Feigling.
- Tom bezeichnete Mary als Feigling.

Tom Mary'ye korkak diye bağırdı.

- Tom kam vor Mary an.
- Tom ist vor Mary angekommen.

Tom, Mary'nin önünde geldi.

- Tom und Mary hassten einander.
- Tom und Mary hassten sich.

Tom ve Mary birbirlerinden nefret ediyordu.

- Tom und Mary hassen sich.
- Tom und Mary hassen einander.

Tom ve Mary birbirlerinden nefret ederler.

- Mary ist Toms Mutter.
- Mary ist die Mutter von Tom.

Mary Tom'un annesidir.

- Tom treibt Mary zur Weißglut.
- Tom bringt Mary auf hundertachtzig.

- Tom Mary'yi küplere bindirdi.
- Tom, Mary'yi deli etti.
- Tom, Mary'yi çok sinirlendirdi.

- Mary kann keine Kinder bekommen.
- Mary kann keine Kinder kriegen.

Mary çocuk sahibi olamaz.

Mary hat eine Zahnspange.

Mary'nin diş telleri var.

Mary hat Tom verachtet.

Mary Tom'u aşağılıyordu.