Translation of "Kaffeetasse" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Kaffeetasse" in a sentence and their turkish translations:

Die Kaffeetasse ist randvoll.

Kahve fincanı ağzına kadar dolu.

Tom füllte seine Kaffeetasse wieder auf.

Tom kahve fincanını yeniden doldurdu.

Tom nahm seine Kaffeetasse und trank einen Schluck.

Tom kahve fincanını aldı ve bir yudum aldı.

Tom nahm seine Kaffeetasse und hob an, daraus zu trinken.

Tom kahve fincanını aldı ve onu içmeye başladı.

An diesem Abend ließ ich mein Trinkgeld unter einer Kaffeetasse, die ich verkehrt herum auf den Tisch stellte.

O akşam bahşişimi masada başaşağı bıraktığım bir kahve fincanının altına bıraktım.