Examples of using "Stellte" in a sentence and their turkish translations:
Tom ısıtıcıyı açtı.
Emily bana bir soru sordu.
Tom bir tuzak kurdu.
O bir soru sordu.
Ben uyuyor numarası yaptım.
Tom bir sürü soru sordu.
- Sıradan sorular sordu.
- Banal sorular sordu.
O hiçbir şeyden şüphelenmemiş gibi davrandı.
Hiçbir şeyden şüphelenmemiş gibi davrandım.
Tom Mary'yi işe aldı.
Emily bir soru sordu.
Tom Mary'ye sorular sordu.
Tom herkese sorular sordu.
O, ona sorular sordu.
Ben aptalı oynadım.
O kendini tanıttı.
Onun gerçek olduğu ortaya çıktı.
Tom beni oda arkadaşıyla tanıştırdı.
O bazı yeni işçileri işe aldı.
Tom Mary'yi ailesine tanıttı.
aslında bir hediye olduğu ortaya çıktı
Bizimle ilgili birkaç soru sordu.
O, ona bazı sorular sordu.
O bagajı indirdi.
Tom suyu kapattı.
Tom Mary'ye bir soru sordu.
O bana bir soru sordu.
O, onun hakkında bir soru sordu.
O, bana bir soru sordu.
Tom klimayı açtı.
Tom, Mary'ye çok soru sordu.
Tom bavulunu yere koydu.
Tom birkaç soru sordu.
Tom bana bir soru sordu.
Jana bana bir soru sordu.
Tom'a bazı sorular sordum.
Tom'a aynı soruyu sordum.
Tom, Mary'ye bazı sorular sordu.
Tom bana Mary'yi tanıttı.
O bana iki soru sordu.
Müziği kapadı.
Tom'a bir sürü soru sordum.
O, yeniden seçilmek için çalışıyordu.
O, ona bazı sorular sordu.
Tom Mary'ye birkaç soru sordu.
O, radyonun sesini kıstı.
Tom aynaları ayarladı.
O, kutuyu masaya koydu.
Tom çalar saatini saat 2.30'a kurdu.
özgür hissetmeye başladım.
Yeni bir sekreter işe aldı.
O, kitabı rafa koydu.
Polis bir radar tuzağı kurdu.
Kimse ülkem hakkında sorular sormadı.
Tom bardakları rafa koydu.
Beni kız kardeşiyle tanıştırdı.
Tom bana kız kardeşini tanıttı.
Beni kız kardeşiyle tanıştırdı.
Ona zor bir soru sordum.
O, çok iyi bir soru sordu.
Ona zor bir soru sordum.
Tom kendini Mary'ye tanıttı.
Tom'a birkaç soru sordum.
Tom kitabı rafa koydu.
Geleceğimi hayal ediyordum.
Tom bavulunu Mary'nin yanına koydu.
Tom masaya bazı çiçekler koydu.
Tom aynı şeyi merak ediyordu.
- Tom Mary ile aynı tarafta oldu.
- Tom Mary'nin tarafını tuttu.
Süpermarket birçok part-time çalışanı işe aldı.
Mary beni oda arkadaşına tanıttı.
Kızını bana tanıttı.
Her bir çocuğa üç soru sordum.
O, onu bir çevirmen olarak işe aldı.
O, kız kardeşini ona tanıttı.
Tom plana karşı çıktı.
Tom Mary'yi bir çevirmen olarak işe aldı.
Tom Mary'ye birçok kişisel soru sordu.
Tom bir hırsız çıktı.
Tom pencereye bir Jack bataklık feneri koydu.
Tom Mary'yi annesine tanıttı.
Tom çok iyi bir soru sordu.
Tom Mary'yi kızıyla tanıştırdı.
Düşman ateşi kesti.
Okul bize ders kitapları sağladı.
Mary sepeti masaya koydu.
Raporun yanlış olduğu ortaya çıktı.
Çiftçi beş yeni işçiyi işe aldı.
Ayağını merdivene koydu.
Tom tavayı ocağa koydu.
Onun hikayesinin gerçek olduğu çıktı.
Öğretmen bana zor bir soru sordu.
Yüksek atlamada dünya rekoru kırdı.
Saatimi bir saat ileri aldım.
Tom kaseyi mikrodalganın içine koydu.
Tom bardağı masaya koydu.