Examples of using "Ließ" in a sentence and their turkish translations:
Ben ipi indirdim.
O motoru çalışırken bıraktı.
Korku onu susturdu.
Brian Kate'i bekletti.
Ben onu kilitlemeden bıraktım.
Onun gitmesine izin veriyorum.
Gitmemize izin verdi.
İstediği gibi zaman harcadı.
Tom gitmemize izin verdi.
Tom beni bekletti.
O beni bekletti.
Tom bunu düşürdü.
Tom, Mary'yi serbest bıraktı.
Tom yerleşti.
Fırtına sakinleşti.
Tom Mary'yi geride bıraktı.
- Tom işi ağırdan aldı.
- Tom işi rölantiye aldı.
Tom Mary'yi beklemeye devam etti.
Tom resmini çektirdi.
Tom'un çıkmasına izin verdim.
Tom beni kazandırdı.
Ona saatimi tamir ettirdim.
Bu bana sorunlarımı unutturdu.
Lenslerimden birini düşürdüm
Brian kapıyı açık bıraktı.
O uzun süre bekletildi.
O bir doktor çağırttı.
O, kapıyı kilitlemeden bıraktı.
Tom öğle yemeğini atladı.
O, ümidinden vazgeçti.
O beni kasten bekletti.
Polisler onu serbest bıraktılar.
O, ipi bıraktı.
Kediyi içeri aldım.
Kutuyu aşağıya taşıttı.
Tom'a hiçbir alternatif sunmadım.
Tom bir doktor getirtti.
Tom kedinin içeri girmesine izin verdi.
Tom uzun süre bekletildi.
O, klarnetini ayarlattı.
O bir uçurtma uçurdu.
Tom kapıyı açık bıraktı.
Tom ipi bıraktı.
Tom bana hiç seçenek vermedi.
Tom beni daha avantajlı başlattı.
Ben ipi bıraktım
O, onun kendi başına sürmesine izin verdi.
Tom, Mary'nin içeri girmesine izin vermedi.
Tom bardağını düşürdü.
O motoru çalışırken bıraktı.
John kapıyı açık bıraktı.
O bir vazo düşürdü.
O, hamsileri düşürdü.
Tom kedisinin dışarı çıkmasına izin verdi.
Tom kapıyı kilitlemeden bıraktı.
Tom bir uzman çağırdı.
Tom Mary'yi uzun süre bekletti.
Onu uzun süre bekletti.
Tom ümidini yitirdi.
Tom takım elbisesini değiştirdi.
Tom lavaboyu su ile doldurdu.
O, avantajlarını geri çevirdi.
Mary Tom'un avantajlarını geri çevirdi.
Tom bombayı patlattı.
Tom yaparken kolaymış gibi göründü.
Tom'un erken çıkmasına izin verdim.
Tom evde kimseye izin vermezdi.
O, pencereyi açık bıraktı.
Tom'a arabamı sürdürdüm.
O beni yarım saat bekletti.
sonrasında beni işitme testinden geçirmeye karar verdi.
Çocukluğumdan
Kapı açılamadı.
Kapı kapanmazdı.
O Jamaika'da oturma izni aldı.
Ona çantamı taşıttım.
O, bize işi yaptırdı.
Onun hırsı onu sıkı çalıştırdı.
Tom hiç gelmedi.
Parayı evde bıraktı.
Tom, Mary'yi boşadı.
Tom gitmeme izin vermedi.
Tom garajı bize temizletti.
Tom pasaportunu evde bıraktı.
Tom Maria'yı odada yalnız bıraktı.
Ona yeri süpürttüm.
Tom kendini suya indirdi.
O büyük bir alışveriş merkezi inşa etti.
Ona bavulu taşıttım.
Ben ayakkabılarımı cilalattım.
Tom kapıyı kapatmamı istedi.
Tom beni üç saat bekletti.
Tom sakal bıraktı.
Tom saçını kestirdi.