Examples of using "Cent" in a sentence and their turkish translations:
Bu şeker seksen senttir.
Bir dolar yüz sente eşittir.
Bu bebek sadece altmış senttir.
- Sen bana sadece elli sent verdin.
- Sen bana yalnızca elli sent verdin.
Cebinden 5 cent değerinde bir jeton çıkıyor
Mary, Tom'un sahip olduğu her kuruşu aldı.
kilosu 50 cent üzerinden hesaplansa
Kim söyledi bunu sana? IMF'den tek kuruş istemedik.
Bırak bir doları bir sentim bile yok
"Bu mendil ne kadar?" "Doksan beş sent."
Bu kadar. Sana daha fazla ödünç para vermiyorum.
1419 dolar ödemem istenmiş.
Acıktığımdan ve beş kuruşum olmadığından dilenmeye karar verdim.
O kıt kanaat geçiniyor ve asla bir kuruş biriktirmiyor.
Adam zar zor geçiniyor ve asla bir kuruş bile tasarruf etmiyor.
mafyanın eline 3 kuruşlarını bile kaptıran halkın kurtarıcısı yine mafya olacaktı
Amerikan parasında, bir " çeyrek " 25 sent; 4 çeyrek bir dolar yapar.