Examples of using "Bestreiten" in a sentence and their turkish translations:
Kimse bunu inkara edemedi.
Bu gerçeği inkar edemiyoruz.
Onun inkâr edilemez olduğunu düşünüyorum.
Tom'un sevimli olduğunu inkar edemezsin.
Kendi geçimini yapacak kadar yaşlıdır.
Jessie'nin dürüst olduğu gerçeğini inkar edemeyiz.
Sebepsiz bir şey olmayacağı gerçeğini kimse inkar edemez.
Hiç kimse dürüst ve enerjik bir şekilde iyi ve adil bir neden için savaşma hakkınızı inkar edemez.