Examples of using "Bedrohung" in a sentence and their turkish translations:
Bu bir tehdit.
Onlar bir tehdit değil.
Tehdit değil.
küresel hayatta kalmamız için bir gereklilik.
Bu bir tehdit değildir.
Sarıhumma ve çiçek artık bir tehdit değildi.
Teröristler gerçekten ne tür bir tehdit oluşturuyor?
- Şiiler sadece diğer Müslümanlara ve İsrail'e karşı değil, bütün dünyaya karşı bir tehdittir.
- Şiiler yalnızca diğer Müslümanlara ve İsrail'e karşı değil, bütün dünyaya karşı bir tehdittir.
Meteor çarpması tehdidini ciddiye almazsak hepimiz öleceğiz.
Tüm gergedanlar için en büyük tehdit insanlığın açgözlülüğü ve büyük bir kâr vaadi.