Translation of "Vallées" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Vallées" in a sentence and their turkish translations:

Les vallées profondes sont plongées dans l'obscurité.

...derin vadiler karanlığa gömülüyor.

Des vallées brûlantes qui s'étendent jusqu'à l'horizon,

Alabildiğine uzanan ve kavrulan vadiler var.

Des vallées brûlantes qui s'étendent jusqu'à l'horizon, des falaises de sable abruptes,

Alabildiğine uzanan ve kavrulan vadiler var. Burası dik uçurumları olan kumtaşı kayalıklarla

En se frayant un chemin à travers les vallées. C'est bien de les suivre,

Kesilir ve yollarını vadileri oyarak açarlar. Bu takip etmek için iyidir,

L'histoire des vallées des Galles du Sud est une histoire de lutte pour les droits.

Güney Galler Vadileri tarihinde bir hak savaşı var.

Il conduisit ses hommes et leurs chevaux sur des montagnes enneigées et au fond de chaudes vallées.

O adamlarını ve atlarını karlı dağların üzerinden götürdü ve sıcak vadilere indirdi.