Examples of using "Sentie" in a sentence and their turkish translations:
O düştü ve utanmış hissetti.
Ben onu kokladım.
Layla terk edilmiş hissetti.
Bunu ilk okuduğumda, kendimi ihanete uğramış hissettim.
Yakıcı bir acı hissetti, kıvrandıracak şiddetteydi.
Kendimi sorumlu hissettim.
Ben ihanete uğramış hissettim.
Ben güçlü hissettim.
Kendimi kullanılmış hissettim.
Mutlu hissettim.
Yeniden doğmuş hissettim.
Hiç bu kadar yalnız hissetmemiştim. Hiç böyle kaybolmuş hissetmemiştim.
Harika hissediyordum.
Ben güvenli hissediyordum.
Senin için üzüldüm.
Daha "tercih edilebilir" özellikler uğruna kenara atılmış hissettim:
Ama gerçekte, iyi olmaktan hiç bu kadar uzak olmamıştım.
Aldatılmış hissettim.
Sonradan kötü hissettim.
Bunun hakkında suçlu hissettim.
Ben sensiz kaybolmuş hissettim.
- Ben suçlu hissettim.
- Kendimi suçlu hissettim.
- Üzgün hissettim.
- Ben üzgün hissettim.
Ben bu kadar canlı hissetmemiştim.
Çok rahatsız hissettim.
Kötü hissettim.
Harika hissettim.
Kendimi aptal gibi hissettim.
Daha önce hiç böyle hissetmedim.
İyi uyuduktan sonra kendimi çok daha iyi hissettim.
Ben biraz katı hissettim.
Uzun bir süredir kendimi bu kadar mutlu hissetmedim.
Senin ailenin etrafında hiç rahat hissetmedim.
Ben onun hikayesini duyduğumda onun için üzüldüm.
Daha önce birisi hakkında hiç bu şekilde hissetmedim.
Ben sadece biraz başımın döndüğünü hissettim. Bu kadar.
Ben dışarıda bırakılmış hissettim.
Söylemek istediğim her şeyi söyledikten sonra oldukça rahatlamış hissettim.
Ona yardım ettikten sonra kirli hissettim.
Başlangıçta utangaç hissettim.
On dört gün boyunca günlerinizin çoğunu depresif geçirdiğiniz bir dönem oldu mu?
Biraz şaşkın hissettim.
Yaptığımdan dolayı kendimi kötü hissediyordum.
Bu sabah uyandığımda, midem bulanıyordu.