Examples of using "échoué" in a sentence and their turkish translations:
Sen başarısız oldun.
Onlar başarısız oldu.
Başarısız oldum.
Kimse başarısız olmadı.
Biz başarısız olduk.
Ben berbat şekilde başarısız oldum.
Bu başarısız oldu.
Yardımın olmadan başarısız olurdum.
Neyse ki başaramadı
Ben testlerde başarısız oldum.
Belki garip ama, o başarısız oldu.
Planımız başarısız oldu.
Plan başarısız oldu.
Tom sefil bir halde başarısız oldu.
Kimyadan başarısız oldum.
O plan başarısız oldu.
- Müzakereler sonuçsuz kaldı.
- Görüşmeler sonuçsuz kaldı.
O, buna karşın geçmedi.
Ben, o başarısız olduğu için şaşırdım.
Tavsiyesiz, başarısız olurdun.
Alkolmetre testinde başarısız oldu.
Tüm girişimlerimiz başarısız oldu.
Sınavda başarısız oldular.
Uzun lafın kısası, başaramadık.
Suikast komplosu başarısız oldu.
Yardımın olmasa, başarısız olurdum.
Onun yardımı olmasaydı, ben başarısız olurdum.
O düştü ve utanmış hissetti.
Tavsiyem olmasaydı, başarısız olurdun.
Senin yardımın olmasa o başarısız olurdu.
Onun tavsiyesi olmadan, o başarısız olurdu.
Onun yardımı olmasaydı, başarısız olurdum.
Onun yardımı olmasa başarısız olurdu.
Yine başarısız oldu mu?
Kan testimi beceremedim.
Babam, işinde başarısız oldu.
- Neden giriş sınavında başarısız oldun?
- Neden giriş sınavını başarmadın?
Tüm çabalarına rağmen o başarılı olmadı.
Onun başarısız olduğunu hiç kimse bana söylemedi.
Onun başarısız olduğunu hiç kimse bana söylemedi.
- Birçok öğrenci testte başarısız oldu.
- Birçok öğrenci testi geçemedi.
Ve nitekim sınavı kaybetti.
Başarılı değildik.
Girişim başarısız oldu.
Hiç sınıfta kaldın mı?
Sıkı çalıştılar, başarısız oldular, tekrar denediler.
Sınavda başarısız olsaydı, ne yapardı?
O çok çalıştı fakat başarısız oldu.
Niçin o, işinde başarısız oldu?
Eğer senin düzenli desteğin olmasa, benim misyonum başarısızlıkla sonuçlanırdı.
Onun sınavda başarısız olması benim için sürpriz oldu.
- Bizim planlar son dakikada suya düştü.
- Bizim planlar son dakikada başarısız oldu.
O, parasızlıktan dolayı başarısız oldu.
Tom'un tavsiyesi olmasaydı, Mary başarısız olurdu.
Hazırlık eksikliği yüzünden sınavda başarısız oldu.
Tom çok çalıştı ama sınavda başarısız oldu.
Tavsiyeniz olmasa, başarısız olurdum.
Hazırlanma eksikliği nedeniyle başarısız olduk.
Bill yeterince sıkı çalışmadı ve bu yüzden başarısız oldu.
O, sınavda başarısız oldu.
Gemi bir kum yığını üzerinde karaya oturdu.
O, kendini öldürmeye çalıştı fakat o başarısızlıkla sonuçlandı.
İnsanların denediği, ama başarısız olduklarını başarmak için.
Birçok sefer başarısız olduktan sonra, bir kez daha denedi.
Mary yine başarısız oldu. Sonuçta o hâlâ genç.
O, Pasifik Okyanusu boyunca yelkenli ile gitme girişiminde başarısız oldu.
Onun yardımı olmasa, başarısız olurdun.
Deney, sonunda destek eksikliği nedeniyle başarısız oldu.
Yazılı sınavda başarısız oldum.
Çalışmadığım için sınavda başarısız oldum.
Tom diğerlerinin başarısız olduğu yerde başarılı olabileceğini düşünüyor.
Barış anlaşması görüşme girişimleri başarısız oldu.
O, sınavda iki kez başarısız olduktan sonra üniversiteye girdi.
Sınavı geçeceğini düşündüğüm arkadaş başarısız oldu.
Bütün çabalarından sonra bu kez de başarısız oldu.
- Kaybettin.
- Sen kaybettin.
O birkaç kez sigarayı bırakmak için çalıştı, ancak başarısız oldu.
Adamın sigarayı bırakmak için üçüncü girişimi başarısız oldu.
- Kanal'ı yüzerek geçme planları suya düştü.
- Manş denizini yüzerek geçme girişiminde başarısız oldu.
O, nehri yüzerek geçme girişiminde başarısız oldu.
Onun başarısızlığını duyduğuma şaşırdım.
Her denemesinde başarısız oldu.
Tek başına diyetin işe yaramadığı binlerce başka hikâye olabilir
Tek bir hata, ve sen bir fiyaskosun.
birkaç savaşla karşılaştı . Ama her seferinde başarısız oldu. Bundan sonra,
iyi yönetilen birliklerle karşı karşıyaydı - San Sebastian'ın kuşatılmış garnizonunu kurtarmak için iki girişim başarısız oldu.
Benim için sürpriz oldu, o, sınavda başarısız oldu.
Tom elinden geleni yaptı, ama başarısız oldu.
O, giriş sınavında başarısız oldu.