Examples of using "Prendra" in a sentence and their turkish translations:
Fazla zaman almayacaktır.
Bu sadece bir dakika sürecek.
Bu sadece bir saniye sürecek.
Bu sadece kısa bir süre alacak.
O uzun zaman alacak.
Kim tahta çıkacak?
Sadece birkaç dakika sürer.
Bu sadece üç dakika alacak.
Bu on dakikadan daha uzun sürer.
Tom emekli olmayacak.
Bu kabus hiç sona erecek mi?
Onu yapmak uzun zaman alacak.
Bunun sona ereceğini umuyoruz.
Bunu yapmak çok uzun sürecek.
Bunun ne kadar süreceğini bilmiyorum.
Ben bunun ne kadar süreceğini bilmiyorum.
İyileşmek uzun zaman alacak mı?
Onu o şekilde yapmak uzun zaman alacak.
Oraya otobüsle gitmek iki saat alır.
En fazla biraz daha uzun sürer.
Yolculuk en az bir hafta sürecek.
Bu ne kadar zaman alır?
O iş en az on gün sürecek.
Yolculuk en az beş gün sürecek.
Onunla uğraşmak zaman alacak.
Bunu yapmamız çok uzun sürecek.
Uzun sürmez.
O onu anlamadan önce biraz zaman alacak.
Çok uzun sürmeyecek.
Onun ne kadar süreceğini tahmin ediyorsun?
Seninle bağlantıya geçeceğiz.
Bir ya da iki gün süreceğini tahmin düşünüyorum.
Ona göz kulak olacak kimse yok.
Kasiyer, yüz franklık banknotu alacak.
Uzun sürmeyeceğine söz veriyorum.
Jones, öğretmen, gelecek yıl emekli olacak.
Bu mektupları göndermek uzun sürmeyecek.
O kadar uzun sürmez.
Ona elini verirsen kolunu kaptırırsın.
Onu yapmak uzun zamanımı almayacak.
Bunu yapmak çok fazla zamanınızı almayacak.
yolculuğun çok uzun süreceğini söylediklerinde ise
Gözden geçirilmiş zaman çizelgesi bu ayın 5'inde yürürlüğe girecek.
Soruyu cevaplamak sadece bir an sürecek.
Kamyonu boşaltmayı bitirmek biraz zaman alacak.
Bunu yapmak yaklaşık üç saatini alacaktır.
Ne kadar süreceğini sana tam olarak söyleyemem.
Ne kadar sürerse sürsün, bu işi bitireceğim.
Bayan Smith okulu bırakınca bizim sınıfımızdan kim sorumlu olacak?
Oraya varmak ne kadar sürer?
En çok üç, belki dört haftamızı alacak.
Burada yaşamaya alışmak biraz zaman alacak.
Havaalanına gitmenin ne kadar süreceğini düşünüyorsunuz?
İstasyona taksiyle gitmek 20 dakikamı alacak.
Babam emekli olduğunda, neredeyse 30 yıl boyunca çalışmış olacak.
Peruk takmaya alışmak biraz zaman alacak.
Ne kadar sürer?
O kitabı okumak uzun zaman almayacaktır.
Teknolojinin hazır olması 5-10 yıl alır.
Onun bu görev için nitelikli olması en az iki yılını alacak.
Bu gece ev ödevimi yapmak en az üç saatimi alır.
En karanlık gece bile sona erecek ve güneş doğacak.
Bütün çatının karını kürekle temizlemek biraz zaman alacak.
Babam, emekli olana kadar neredeyse 30 yıl boyunca çalışmış olacak.
Biraz zaman alacak.
Onlar bir karar varmadan önce Jürinin ne kadar süreceğini düşünüyorsunuz?
Benim hayalim ben emekli olduğumda işimi devralacak bir erkek evlada sahip olmaktır.
Onu nasıl yapacağını sana söylemek sadece devam edip onu kendim yapmaktan daha uzun sürer.
Buradaki hayata alışmak biraz zamanımı alacak gibi görünüyor.
İşi bitirmek uzun süre almayacaktır.
Yeni bir traktör almak için yeterli paramızın olması biraz zaman alacak.
- Artık sorunun ne olduğunu bildiğine göre onu düzeltmenin ne kadar zaman alacağını düşünüyorsun?
- Artık sorunun ne olduğunu bildiğinize göre onu düzeltmenin ne kadar zaman alacağını düşünüyorsunuz?
Biraz zaman alacak, fakat sanırım nasıl gitar çalınacağını öğrenebileceğim.
Hangi yolu izlersen izle, şehre gidiş yirmi dakikadan fazla zamanını almaz.