Examples of using "Instituteur" in a sentence and their turkish translations:
O bir öğretmen.
Çocuklar öğretmenlerini taklit etmeye çalıştılar.
Ben sadece mütevazı bir öğretmenim.
Bütün sınıf yeni öğretmeni bekledi.
Öğretmenimiz bize çok ödev verir.
Belki o iyi bir öğretmen olacak.
Öğretmenim benim için bir tavsiye yazdı.
- Tembel olduğu için öğretmeni tarafından azarlandı.
- Tembel olduğu için öğretmeninden azar yedi.
- Öğretmenimiz serttir ve henüz o kibardır.
- Bizim öğretmenimiz serttir yine de o kibar.
Öğretmenimiz listedeki adını sık sık gözden kaçırdı.
O, iyi bir öğretmen olacak.
O, öğretmeni dinlemez.
Öğrenciler öğretmenlerine karşı geldiler.
O bir ilkokul öğretmeni bu yüzden o çocuklarla ilgilenmeye alışkın.
Öğretmenimiz bazen çok hızlı konuşur.
Rüyam bir öğretmen olmaktır.
Öğretmenin olacağım.
- Ben 15 yıldır bir öğretmenim.
- 15 yıldır öğretmenlik yapıyorum.
Sanırım o iyi bir öğretmendir.
İyi bir öğretmenim vardı.
- Öğretmen değilim.
- Ben bir öğretmen değilim.
- Ben öğretmen değilim.
Öğretmenleri onları övdü.
Ne zaman bir öğretmen oldun?
Sizin öğretmeniniz olacağım.
- Ben bir doktor değilim fakat bir öğretmenim.
- Ben bir doktor değil fakat bir öğretmenim.
Onun iyi bir öğretmen olduğunu düşünüyorum.
Öğretmenimiz sadece İngilizce değil, Fransızca da konuşur.
Öğretmeninle böyle bir yerde karşılaşmış olduğuna şaşırmış olmalısın.
Gelecek hafta öğretmenimizi ziyaret edeceğiz.
Sadece öğretmeninle bir görüşmem vardı.
Bundan sonra ne yapacağımı öğretmenime sordum.
Öğretmenimi sevmiyordum.
Öğretmenime daha sonra ne yapacağımı sordum.