Examples of using "Devoirs" in a sentence and their turkish translations:
Derhal ev ödevini yap.
Ödevimi yaptım.
Ev ödevinizi yapın.
Ev ödevim var.
Ev ödevini yaptın.
Ev ödevinden bıktım.
Tom ev ödevini yaptı.
O, görevlerini ihmal etti.
Ödevini şimdi yap.
Ev ödevini birlikte yapalım.
Ben ev ödevimi bitirdim.
Çok ödevim var.
Ev ödevimi bitiriyorum.
- Tom ev ödevlerinden nefret eder.
- Tom ev ödevlerinden nefret ediyor.
Ev ödevimiz var.
Ev ödevimi yapacağım.
Ev ödevin var mı?
Ev ödevin nerede?
Ödevimi bitirdim.
Ev ödevimi yapıyordum.
Bugün ev ödevini bitirmeli.
- Ev ödevimi yapıyorum.
- Ödevimi yapıyorum.
Ev ödevini teslim etmedin.
Ev ödevimi bitirmeliyim.
- Ev ödevimi zaten yaptım.
- Ben zaten ev ödevimi yaptım.
O, ev ödevini yaptı.
Ben her zaman görevlerimi yerine getirdim.
O, görevlerini yaptı.
Bitirilecek ödevim var.
Görevlerini ihmal etti.
Bugün, çok fazla ödevim var.
Dün ödevimi yaptım.
Bir sürü ev ödevim var.
Ev ödevimi yapmalıyım.
Her şeyden önce tüm ödevlerini bitir.
Bütün ödevlerim tamam.
- Yapacak ödevlerim var.
- Yapacak ev ödevim var.
Tom ev ödevini yaptı.
Ev ödevini yaptın.
Lütfen ev ödevimde bana yardımcı ol.
Ev ödevimi yapmam için bana yardım etti.
Ben ödev sevmiyorum.
Ödevini kendin mi yaptın?
Ödevini yapmayı unuttun mu?
Lütfen yarına kadar ev ödevini teslim et.
Ödevin olduğunu düşündüm.
Şimdi ödevinizi yapın.
Ödevimizi yapmak zorunda olduğumuzu unutma.
Arkadaşımın ev ödevimi kopyalamasına izin verdim.
Ev ödevini kendin mi yaparsın?
Yapacak çok ev ödevim var.
Önce ev ödevimizi bitirmeliyiz.
Tembel adam, görevlerini sık sık ihmal ediyor.
Ev ödevimi bitirmek zorundayım.
Keşke ödevimi yapsaydım!
Ödevimi güçlükle bitirdim.
Akşam yemeğinden sonra ev ödevimi yaptım.
Okuldan sonra ev ödevimi yaparım.
O, ev ödevini daha önce bitirdi.
O, ev ödevini yapmakla meşguldü.
Ev ödevimle meşgulüm.
Ev ödevinde sana yardım etmek istiyorum.
Ödevlerini az önce bitirdin.
Bugün ev ödevim yok.
Ödevimi yapmayı unuttum.
Senin için ödevini yapacağım.
Ev ödevimi az önce bitirdim.
Ev ödevini teslim et.
O, ödevi ile meşguldü.
Tom'un yapacak biraz ev ödevi var.
Hala yapılacak bazı ev ödevlerim var.
Bugün matematik ödevim var.
Tom ev ödevini yapmadı.
Dünkü ev ödevini yaptın mı?
Ödev yapmak oldukça sıkıcı.
Hâlâ ödevimi bitirmek zorundayım.
- Matematik ödevimi bitirdim.
- Matematik ödevimi tamamladım.
Sam zaten ev ödevini yaptı.
Köpeğim ev ödevimi yedi.
Ev ödevimi yapamayacak kadar çok uykuluyum.
- TV izlemeden önce ev ödevini yap.
- Televizyon izlemeden önce ödevini yap.
Tom'a her zaman ev ödevlerinde yardın eder misin?
Akşam yemeğinden önce ev ödevimi bitirmeliyim.
O, akşam yemeğinden sonra hemen ev ödevini yapmaya başladı.
Fizik ödevlerinde ara vermeniz gerekir,
Ev ödevimi bitirdikten sonra dışarı çıkacağım.
Mary ev ödevini yapacağını söyledi.
Ev ödevimi henüz bitirmedim.
Hiç kimse ödevini unutmadı, değil mi?
Ev ödevi yarına kadar yapılmalıdır.
- Babam çoğunlukla ev ödevimde bana yardım eder.
- Babam çoğu kez ev ödevimde bana yardım eder.
Henüz ev ödevini bitirmedi.
Ödevini yapmayı unuttun mu?