Translation of "Décoller " in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Décoller " in a sentence and their turkish translations:

Nous allons bientôt décoller.

Yakında yola çıkacağız.

Ce mec voulait aussi décoller

işte bu adam da çıkarmak istedi

Nous sommes en train de décoller.

Kalkıyoruz.

Après plusieurs retardements, l'avion finit par décoller.

Birkaç ertelemeden sonra, uçak nihayet kalktı.

L'épais brouillard a empêché l'avion de décoller.

- Kalın sis uçağın kalkmasını engelledi.
- Kalın sis, uçağı kalkıştan alıkoydu.

L'avion est sur le point de décoller.

Uçak kalkmak üzeredir.

L'avion était sur le point de décoller.

Uçak kalkmak üzereydi.

Regarde ! L'avion est en train de décoller.

Bak! Uçak kalkıyor.

La neige a empêché l'avion de décoller.

Kar uçağın kalkmasını engelledi.

On veut le faire décoller et voler prudemment.

Bu şeyi güvenli şekilde uçurup öyle inmek istiyoruz.

Le brouillard a empêché les avions de décoller.

- Sis uçakların kalkışını engelledi.
- Sis uçakların havalanmasına mâni oldu.

En arrivant à l'aéroport, je vis l'avion décoller.

Havaalanına vardığımda uçağın kalktığını gördüm.

Dan a vérifié la météo avant de décoller.

Tom yola çıkmadan önce hava tahminini kontrol etti.

Pour cause de tempête, l'avion n'a pas pu décoller.

- Uçak fırtına nedeniyle havalanamadı.
- Uçak fırtına nedeniyle kalkamadı.

Sa fausse moustache commença à se décoller d'un côté.

Sahte bıyığı bir taraftan soyulmaya başladı.

Dépêchez-vous de franchir le portique, l’avion va bientôt décoller.

Güvenlik kapısından geçmek için acele edin, uçak yakında havalanacak.

Je vais le poser là, le faire décoller et m'élancer de la falaise.

Buraya kuracağım, hazırlayacağım ve tepeden aşağı koşacağım.

- À quelle heure le décollage de votre avion est-il prévu ?
- À quelle heure ton avion doit-il décoller ?
- À quelle heure ton avion décolle-t-il ?

Senin uçağın saat kaçta kalkması planlanmıştır?