Translation of "Bientôt" in Turkish

0.017 sec.

Examples of using "Bientôt" in a sentence and their turkish translations:

- Viens bientôt !
- Venez bientôt !

Yakında gel.

- Noël arrive bientôt.
- Bientôt Noël.

Yakında Noel geliyor.

- Partons-nous bientôt ?
- Y allons-nous bientôt ?
- On part bientôt ?

- Yakında gidiyor muyuz?
- Yakında ayrılıyor muyuz?

- Es-tu bientôt prêt ?
- Es-tu bientôt prête ?
- Êtes-vous bientôt prêt ?
- Êtes-vous bientôt prête ?
- Êtes-vous bientôt prêts ?
- Êtes-vous bientôt prêtes ?

Neredeyse hazır mısın?

Bientôt neuf

Yakında

Parlons bientôt !

Yakında konuşalım.

À bientôt !

Yakında görüşürüz!

Reviens bientôt.

Yakında buraya gel.

Bientôt Noël.

Yakında Noel olacak.

Bientôt prêt.

Yakında hazır olacak.

- Je t'écrirai bientôt.
- Je vous écrirai bientôt.

Yakında size yazacağım.

- Avez-vous bientôt fini ?
- As-tu bientôt fini ?
- En as-tu bientôt terminé ?
- En as-tu bientôt fini ?
- En avez-vous bientôt terminé ?
- En avez-vous bientôt fini ?

- İşin bitti mi?
- İşin bitmek üzere mi?

- Je vous contacterai bientôt.
- Je te contacterai bientôt.

Ben kısa sürede sizinle irtibata geçeceğim.

- J'espère vous revoir bientôt !
- J'espère te revoir bientôt !

Umarım yakında tekrar görüşürüz!

- Ton anniversaire arrive bientôt.
- Votre anniversaire arrive bientôt.

Doğum gününüz yakında geliyor.

- On le découvrira bientôt.
- Nous le découvrirons bientôt.

Yakında öğreneceğiz.

- Vous irez mieux bientôt.
- Tu iras mieux bientôt.

Yakında daha iyi olacaksın.

- J'espère vous voir bientôt.
- J'espère te voir bientôt.

Yakında görüşeceğimizi umuyorum.

- Es-tu bientôt là ?
- Êtes-vous bientôt là ?

Neredeyse burada mısın?

- Tu vas bientôt l'apprécier.
- Vous allez bientôt l'apprécier.

Yakında ondan hoşlanırsın.

- Nous le découvrirons bientôt.
- Nous le saurons bientôt.

Biz yakında bulacağız.

Vous comprendrez bientôt

Birazdan anlayacaksınız

L'hiver arrive bientôt.

Kış yaklaşıyor.

Il reviendra bientôt.

O yakında geri dönecektir.

Nous mangerons bientôt.

Birazdan yemek yiyeceğiz.

On commence bientôt ?

Yakında başlıyor muyuz?

C'est bientôt fini.

Bu yakında bitecek.

Tu pars bientôt ?

- Yakında ayrılıyor musun?
- Yakında gidiyor musunuz?

Il viendra bientôt.

O yakında gelecek.

Revoyons-nous bientôt.

Kısa sürede tekrar buluşalım.

Elle accouchera bientôt.

Yakında doğuracak.

J'espère revenir bientôt.

Yakında dönmeyi umuyorum.

Je reviens bientôt.

Yakında geri döneceğim.

C'est bientôt Noël.

Neredeyse Noel .

Je t'écrirai bientôt.

- Yakında sana yazacağım.
- Yakında size yazacağım.

- C’est bientôt le printemps.
- Le printemps est bientôt là.

- İlkbahar yakında gelecek.
- Yakında ilkbahar olacak.

- Tu seras bientôt sur pieds.
- Vous serez bientôt sur pieds.

Yakında iyileşeceksin.

- Tu devrais faire ça bientôt.
- Vous devriez faire ça bientôt.

- Yakında onu yapmalısın.
- Yakında bunu yapmalısın.

- Elle quittera bientôt l'hôpital.
- Elle va bientôt sortir de l'hôpital.

O yakında hastaneden ayrılacak.

- Je vais bientôt être partie.
- Je vais bientôt être parti.

Ben yakında gideceğim.

- Il devrait pleuvoir bientôt.
- Il semble qu'il va pleuvoir bientôt.

Çok geçmeden yağmur yağabilir.

- Attends ici. Je reviendrai bientôt.
- Attendez ici. Je reviendrai bientôt.

Burada bekle. Yakında döneceğim.

- Je vais faire ça bientôt.
- Je vais le faire bientôt.

- Onu yakında yapıyor olacağım.
- Onu kısa süre içinde yapıyor olacağım.

Bonne journée. À bientôt.

İyi günler. Yakında görüşürüz.

Ça va bientôt s'éclaircir.

Yakında hava açacak.

Je dois bientôt partir.

Ben yakında ayrılmak zorundayım.

C'est bientôt mon anniversaire.

Benim doğum günüm yaklaşıyor.

Il va pleuvoir bientôt.

Yakında yağmur yağacak.

Il fera bientôt sombre.

Yakında hava kararacak.

J'espère te revoir bientôt.

Seninle yakında tekrar görüşeceğimizi umuyorum.

Bientôt, le son s'évanouit.

Ses biraz sonra kayboldu.

Il viendra probablement bientôt.

Muhtemelen yakında gelecek.

Il va bientôt descendre.

Yakında burnu sürtülecek.

Nous allons bientôt décoller.

Yakında yola çıkacağız.

Bientôt ton tour, Bashar !

Yakında sıra sende, Beşar!

On y ira bientôt !

Yakında gidiyoruz!

Ce sera bientôt septembre.

Yakında eylül olacak.

Ce sera bientôt l'hiver.

Yakında kış olacak.

Une tempête viendra bientôt.

Yakında bir fırtına kopacak.

Ils vont bientôt revenir.

Onlar yakında dönecek.

Je la reverrai bientôt.

Yakında onu tekrar göreceğim.

Tom sera bientôt là.

Tom yakında burada olacak.

Bientôt viendra le printemps.

İlkbahar yakında gelecek.

Il sera bientôt là.

O yakında burada olacak.

Les cours reprennent bientôt.

Dersler yakında tekrar başlıyor.

Tom va bientôt rentrer.

Tom yakında geri dönecek.

Nous parlerons bientôt, Tom.

Yakında konuşacağız, Tom.

Tu iras mieux bientôt.

Yakında kendini daha iyi hissedeceksin.

Les tulipes fleuriront bientôt.

Laleler yakında çiçek açacaklar.

Les autres viendront bientôt.

Onların gerisi yakında gelecek.

Cela pourrait bientôt changer.

O yakında değişebilir.

Bientôt le ciel s'éclaircira.

Yakında gökyüzü açılacak.

Nous serons bientôt ensemble.

Yakında birlikte olacağız.

Je veux bientôt mourir.

Yakında ölmek istiyorum.

Es-tu bientôt prêt ?

Yakında hazır olacak mısın?

Merci et à bientôt !

Teşekürler! Yakında görüşürüz.

Tu sauras bientôt nager.

Kısa sürede yüzebileceksin.

Tu arrives bientôt, non ?

Sen yakında geliyorsun, değil mi?

Le train partira bientôt.

- Tren yakında kalkacak.
- Tren kısa süre içinde hareket edecek.

Le contrat expirera bientôt.

Sözleşme yakında sona erecek.

Je vais partir bientôt.

Kısa süre içinde gidiyor olacağım.

- Nous n'aurons bientôt plus d'essence.
- Nous serons bientôt à court d'essence.

Yakında artık petrolümüz olmayacak.

- Le soleil se couchera bientôt.
- Le soleil va bientôt se coucher.

Güneş yakında batacak.

- J'espère que vous irez bientôt mieux.
- J'espère que, bientôt, tu iras bien.

Umarım yakında iyileşirsin.