Examples of using "étranglé" in a sentence and their turkish translations:
- Tom boğularak öldürüldü.
- Tom'un boğazı sıkılarak öldürüldü.
Onu boğmadım.
O onu boğdu.
Biz Tom'un boğularak öldürüldüğünü biliyoruz.
Tom bir iple Mary'yi boğdu.
O, çıplak elleriyle onu boğdu.