Examples of using "Keksiä" in a sentence and their turkish translations:
Biraz kurabiye ister misin?
Bir şeyi anlamaya çalışıyorum.
Tom bahane üretmeye başladı.
- Tekerleği yeniden icat etmene gerek yok.
- Amerika'yı yeniden keşfetmene gerek yok.
yırtıcıları kandırmak için inanılmaz yöntemler bulması gerekti.
- Ne yapacağımı öğrenmeliyim.
- Ne yapacağımı öğrenmem gerekiyor.
- Tom bisküvisini kahvesine batırmayı sever.
- Tom bisküvisini kahvesine bandırmayı sever.
- Tom bisküvisini kahvesine banmayı sever.
- Tom bisküvisini kahvesine daldırmaktan hoşlanır.
Tamam, onun yanına inmenin bir yolunu bulmalıyız.
Hiç kimse yaptığım kurabiyelerden hiçbirini yemedi.
Mary Tom'un partisi için üç düzine kurabiye pişirdi.
Keşke Tom'u nasıl mutlu edeceğimi anlayabilsem.
Yeni bir hobi bulmam gerekiyor.
Tom onu nasıl yapacağını bulmaya çalışarak çok zor bir zaman geçiriyor.
Tom Mary'ye o eşlik ederken sadece kuralları uyduramadığını söyledi.