Examples of using "Threshold" in a sentence and their turkish translations:
Tom Mary'yi eşikten taşıdı.
Tom, ağrı için yüksek bir eşiğe sahiptir.
Vampirler davet edilmedikçe bir evin eşiğini geçemezler.
Tom yeni gelinini eşikten taşıyan bir adamla aynı şekilde Mary'yi kaldırdı ve onu yanağından öptü.