Examples of using "Bride" in a sentence and their turkish translations:
O bir gelin.
Gelin aniden güldü.
Gelin mutluluk saçıyordu.
İşte gelin geliyor!
Gelin çok güzel görünüyordu.
Gelini öpebilirsin.
Kim gelini verdi?
Ben gelini tanımıyorum.
O gelinin babasıdır.
Gelini şimdi öpebilirsiniz.
Mary oldukça güzel bir gelindi.
Bunu gelinime söyleme.
O, bir gelin gibi giyindi.
Mary'nin en sevdiğim film "Prenses Gelin"dir.
Gelin çok güzel görünüyor.
Sen güzel bir gelin olacaksın.
Tom gelinin babasıdır.
Fadıl'ın yeni gelini sıradan bir kız değildi
Her gelin düğün gününde güzeldir.
Sen şimdiye kadar gördüğüm en güzel gelinsin.
Geleneğe göre, gelin uyumlu olmalıdır.
Gelin, beyaz bir gelinlik giyiyordu.
Sonunda bir haziran gelini olacaksın, değil mi?
Damat gelini sunakta dururken bıraktı.
Gelin damat tören bitince öpüştüler.
Bu gelin yüzünü bir peçe ile örtüyor.
Kendimi hiç gelin olarak ummuyorum.
Sonunda, bir Haziran gelin olacaksın.
Bu bir sonraki şarkıyı gelin ve damada ithaf etmek istiyorum.
Yeni geline de bol bol çocukları olsun diye buğday saçılırdı
Damat şu anda bir şirket için çalışıyor ve gelin de bizim öğretmenimiz.
Gelin alçaltılmış gözlerle ve ona bakan herkesle odaya geldi.
Tom yeni gelinini eşikten taşıyan bir adamla aynı şekilde Mary'yi kaldırdı ve onu yanağından öptü.