Examples of using "Sun's" in a sentence and their turkish translations:
Güneş bugün güçlü parlıyor.
Einstein Güneş'in yerçekiminin ışığı eğeceğini önceden haber verdi.
Bu binanın çatısı güneş enerjisini saklıyor.
Hem de böyle bir günde güneş de olmaz.
Hem de böyle bir günde güneş de olmaz.
Dünya'yı yörüngesinde tutan Güneşin çekimidir.
Güneş ışığında okumak gözlerine zarar verebilir.
Kar beyazdır çünkü onun molekülleri güneş ışınlarının tüm renklerini yansıtır.
Gün içerisinde, mercanların içinde yaşayan algler güneş enerjisini yiyeceğe dönüştürür.
Merkür'ün yanlış tarafından fırlattığımız için korku içinde güneşin yörüngesine yaklaştık.
Güneş tutulur tutulmaz, Güneşin iç içe mineraller halkasının ayın etrafında bütün yönlere parladığı görülebilir. Güneşin koronasının görülebileceği tek zaman toplam güneş tutulması sırasında olduğu için bu muhteşem bir manzaradır.
Güneş tutulması ya da güneşin ışığını tam engelleme, güneş lekesinin karanlık ortasıyla kaplanmış alanda yaşayanlar tarafından görülür. Yarı gölge tarafından kaplanmış dünya alanında yaşayan insanlar bir kısmi tutulma görecektir.