Translation of "Day" in Turkish

0.016 sec.

Examples of using "Day" in a sentence and their turkish translations:

- Good day!
- Good day.

İyi günler.

It rained day after day.

Sürekli yağmur yağdı.

They labored day after day.

Onlar üst üste her gün çalıştılar.

- It is getting warmer day by day.
- It's getting warmer day by day.

Hava günden güne ılıyor.

- It's a beautiful day.
- It's a nice day.
- Beautiful day.
- It's a fine day.

Güzel bir gün.

He studied hard day after day.

O, günden güne çok çalıştı.

He called me day after day.

O günde güne beni aradı.

It got colder day by day.

Hava günden güne soğudu.

The next day was Christmas Day.

Ertesi gün Noel'di.

I worked hard day after day.

Günden güne çok çalıştım.

It's getting cooler day by day.

Günden güne hava soğuyor.

She gets prettier day by day.

O günden güne daha da güzelleşiyor.

Prices rise from day to day.

Fiyatlar günden güne yükseliyor.

Every day is a new day.

Her gün yeni bir gündür.

- Tomorrow's trash day.
- Tomorrow's rubbish day.

Yarın çöp günü.

Ken goes swimming day after day.

Ken günden güne yüzmeye gider.

- Happy Fathers' Day!
- Happy Father's Day!

Babalar Günün kutlu olsun!

We're taking it day by day.

Onu gün geçtikçe alıyoruz.

Every day is a good day.

Her gün güzel gündür.

- It is getting colder and colder day by day.
- It's getting colder day by day.

Günden güne hava gittikçe soğuyor.

- I think I am evolving day by day.
- I think I'm evolving day by day.

Sanırım her geçen gün evrim geçiriyorum.

- The situation's getting worse day by day.
- The situation is getting worse day by day.

- Durum her geçen gün kötüleşiyor.
- Durum gün be gün kötüleşiyor.

Labor Day, Labor Day or May Day Festival in many countries

bir çok ülkede işçi bayramı, emekçi bayramı veya 1 Mayıs bayramı olarak

Long day?

Uzun gün mü?

Beautiful day.

Güzel gün.

But on a day-to-day basis

günlük bazda

And the pattern repeats day after day.

ve aynı düzen her gün devam ediyor.

So day by day, Uruguay became stagnant.

Her geçen gün, Uruguay giderek durgunlaştı.

I am living from day to day.

Ben günden güne yaşıyorum.

The weather varies from day to day.

Hava günden güne değişir.

We are getting older day by day.

- Biz gün geçtikçe yaşlanıyoruz.
- Biz günden güne yaşlanıyoruz.

In June, it rains day after day.

Haziranda her gün yağmur yağar.

It is becoming warmer day by day.

Günden güne hava gittikçe ısınıyor.

- Beautiful day, isn't it?
- Beautiful day, innit?

Güzel gün, değil mi?

He plays Minecraft day in, day out.

O her gün Minecraft oynar.

It is getting hotter day by day.

Günden güne hava ısınıyor.

Tom is getting better day by day.

Tom günden güne daha iyi oluyor.

- Tomorrow is another day.
- Tomorrow's another day.

Yarın başka bir gündür.

She plays Minecraft day in, day out.

O, gündüz ve gece Minecraft oynar.

I worked on it day after day.

Her gün onun üzerinde çalıştım.

I'm just living from day to day.

Günübirlik yaşıyorum.

He is getting better day by day.

O, günden güne iyileşiyor.

- Another day passed.
- Another day gone by.

- Bir gün daha geçti.
- Başka bir gün daha geldi geçti.

She is getting better day by day.

Gün geçtikçe daha iyiye gidiyor.

The trial went on day after day.

Duruşma günden güne devam etti.

It is getting colder day by day.

Hava günden güne soğuyor.

- Tomorrow's another day.
- Tomorrow's a new day.
- Tomorrow is a new day.

- Yarın yeni bir gündür.
- Yarın yeni bir gün.

- It is not my day.
- It's not my day.
- It isn't my day.

Günümde değilim.

- What day is it today?
- What day is it?
- What day is today?

- Bugün hangi gün?
- Bugün günlerden ne?

- Today is not my day.
- Today's not my day.
- Today isn't my day.

Bugün benim günüm değil.

The patient's condition changes from day to day.

Hastanın durumu günden güne değişiyor.

My legs are getting better day by day.

Bacaklarım günden güne daha da iyileşiyor.

- It's a beautiful day!
- It's a beautiful day.

Güzel bir gün.

He had three-day measles the other day.

Geçenlerde kızamık oldu.

A day without laughter is a day wasted.

Kahkaha olmayan bir gün, boşa harcanmış bir gündür.

Our baby is growing up day by day.

Bebeğimiz günden güne büyüyor.

- Have a nice day.
- Have a nice day!

İyi günler.

- Walk every day.
- Take a walk every day.

Her gün yürü.

Tom's mood changes markedly from day to day.

Tom'un ruh hali günden güne gözle görülür bir biçimde değişiyor.

- Tony runs every day.
- Tony jogs every day.

- Tony her gün koşar.
- Tony her gün hafif koşu yapar.

He changes his schedule from day to day.

O, programını günden güne değiştirir.

I studied English very hard day after day.

Ben günden güne çok fazla İngilizce çalıştım.

This day started like any other ordinary day.

Bugün de sıradan bir gün gibi başladı.

A day without smiling is a day lost.

Gülümseme olmayan bir gün, kaybedilmiş bir gündür.

- It's a lovely day.
- Today is a beautiful day.
- It's a nice day today.
- It's a fine day today.

Bugün güzel bir gün.

- I had a rough day.
- I had a hard day.
- I've had a tough day.
- I had a tough day.
- I've had a rough day.

Zor bir gün geçirdim.

Until that day.

o güne kadar.

Day and night.

Gece gündüz.

Happy Thanksgiving Day.

Mutlu Şükran Günü.

Another day passed.

Bir gün daha geçti.

Happy Valentine's Day.

- Sevgililer Günün kutlu olsun.
- Sevgililer Günün kutlu olsun!

It's market day.

Bu, alışveriş günüdür.

Tomorrow's laundry day.

Yarın çamaşır günü.

Happy Mother's Day!

Mutlu anneler günü!

Exercise every day.

Her gün egzersiz yapınız.

Happy Father's Day!

Babalar Günün kutlu olsun!

Happy Sentence day!

Cümle Günü kutlu olsun!

Seize the day.

Şu anın tadını çıkar.

Happy Independence Day!

Bağımsızlık Günü kutlu olsun!

What a day!

Ne güzel bir gün!

It's laundry day.

Bugün çamaşır günü.

Enjoy the day.

Günün tadını çıkar.

Enjoy your day.

- Gününü gün et.
- Günün tadını çıkar.

It's garbage day.

Bu, çöp günü.

Tomorrow's the day.

O gün yarın.

Life was very difficult, a struggle day by day.

hayat çok zordu, her geçen gün zorlaşan bir mücadeleydi.

The price of gold varies from day to day.

Altının fiyatı günden güne değişiyor.

- Tomorrow is my day off.
- Tomorrow's my day off.

Yarın benim izin günüm.