Examples of using "Obviously" in a sentence and their turkish translations:
Kesinlikle.
Besbelli ki!
Belli ki Tom sarhoş.
O belli ki sarhoş.
Belli ki anlamıyorsun.
Açıkçası Tom seni seviyor.
Tom'un açıkça yardıma ihtiyacı var.
Tom açıkçası yorgundu.
Tabii ki.
O, açıkçası kaçınılmazdır.
Sen açıkça üzgünsün.
Sen açıkça yorgunsun.
Sen açıkçası yalan söylüyorsun.
O belli ki sarhoş.
Belli ki, o hasta.
Bir şey apaçık yanlış.
- Bu apaçık.
- O belirgin.
O açıkça mahvoldu.
Tom açıkça yalan söyledi.
Elbette.
Açıkça, isteyerek yaptın.
Bu açıkça sahte.
Belli ki sarhoşsun.
Sen belli ki hastasın.
O belli ki bozuk.
Sen açıkça olgunlaştın.
Ben açıkçası hayal kırıklığına uğradım.
Açıkçası o yalan söylüyor!
Belli ki Tom'u seviyorsun ve belli ki o da seni seviyor.
Birisi açıkça yalan söylüyor.
Belli ki bir sorunun var.
Açıkçası, Tom çok zengindir.
Belli ki yalan söylüyor.
Açıkçası o hatalı.
O belli ki sarhoş.
Bu belli ki imkansız.
Tom belli ki eksik beslenmiş.
Görünüşe göre çok meşgulsün.
Bu apaçık bir hata.
O besbelli acı çekiyor.
Tom'un açıkçası şüpheleri var.
- Elbette.
- Tabii ki.
- Besbelli ki!
Belli ki, o çalışmıyor.
Tom açıkçası korkmuş.
Tom açıkçası korkuyor.
Tom açıkçası rahatsız.
- Tom açıkçası kızgındı.
- Tom belli ki kızgındı.
Tom açıkçası hayal kırıklığına uğradı.
Tom açıkçası mutsuzdu.
Tom açıkça bitkin.
Bu belli ki çok acı verici.
Açıkçası burada kimse yok.
Bu açıkça bir blöf.
Belli ki bir yazım hatası var.
O belli ki benden nefret ediyor.
Tom açıkça bezgindi.
Belli ki bu doğru değil.
Açıkçası, Tom haklıydı.
Tom açıkça hatalıydı.
Bu belli ki yanlış.
Tom belli ki kızgın.
Bu açıkça beni ilgilendiriyor.
Tom açıkçası güveni hak ediyor.
Açıkçası, ben korktum.
İnsanlar belli ki bundan hoşlanıyor.
Tom belli ki korkmuştu.
Açıkça Tom benden nefret ediyor.
Bu belli ki bir yalan.
O belli ki kırgın.
Bu belli ki taklit.
"O yalan mı söylüyor?" - "Açıkçası, evet."
Tom oldukça etkilenmiş.
Tom açıkçası bilmiyor.
Açıkçası yanlış bilgilendirildin.
Tom belli ki hayal kırıklığına uğramış.
Tom açıkça yanılıyordu.
Tom açıkça endişeli.
Tom belli ki endişeliydi.
Tom açıkça yalan söylüyordu.
Tom belli ki yorgun.
Açıkçası, bir sorun var.
Açıkçası Mary sarhoştu.
Belli ki o seni seviyor.
Belli ki o seni seviyor.
Belli ki Tom ilgilenmiyor.
Tom açıkça yorgundu.
Tom açıkça mutluydu.
Tom açıkça sarhoştu.
Tom açıkça hasta.
Tom açıkçası mutlu değildi.
Belli ki o gerçek değildi.
Tom apaçık hastaydı.
Elemanımızın az olduğu apaçık.
Belli ki burada bir şey yanlış.
Biz açıkça çok hayal kırıklığına uğradık.