Examples of using "Overflowing" in a sentence and their turkish translations:
lavabonun taştığını,
ve gitgide taşıyor.
- Lavabo taştı taşacak.
- Lavabo taşmak üzere.
Stadyum, insanlarla taşıyordu.
O tam olarak coşku nedeniyle taşan biri değildi.
Sokaklar genç çiftlerle doluydu.
Modern toplum her türlü bilgi ile dolup taşıyor.
Mahalle genç çiftlerle doluydu.
O bütün fakir insanların bacalarını düşürür ve çorapları taşmasına doldurur.