Examples of using "Maze" in a sentence and their turkish translations:
Labirentte kayboldum.
Dün büyük bir labirente girdik.
Tom hedge labirentinde kayboldu.
Tom, bahçesinde bir hedge labirentine sahiptir.
Fare labirentte koşarken,
Bu labirentten kurtulmak çok zor.
farklı beyin hücreleri labirentin farklı kısımlarını kodlardı.
- En sonunda kafa karıştıran labirentten dışarı çıkabildim.
- Sonunda kafa karıştırıcı labirentin çıkış yolumu buldum.
Bilyeler dağılımlı düzeneğin sonuna gelirken
Çocuk labirentten çıkış yolunu bulamadı.
düzenekten çıkan her bilyenin pozisyon ve açısını kaydedebiliriz.
O ne kadar çok çalışırsa çalışsın labirentin dışına çıkamadı.