Translation of "Lost" in Turkish

- I got lost.
- I'm lost.
- I've lost.
- I am lost.
- I lost.
- I was lost.

Kayboldum.

- Get lost!
- Get lost.

Defol.

- You've lost.
- You lost.

Sen kaybettin.

- We are lost.
- We got lost.
- We're lost.
- We were lost.

Kaybolduk.

- We lost it.
- We've lost them.
- We've lost her.
- We lost her.
- We lost them.

Onları kaybettik.

- We are lost.
- We got lost.
- We're lost.

- Kaybolduk.
- Biz kaybolduk.

- We are lost.
- We got lost.
- We're lost.
- We've lost our way.

Kaybolduk.

- They're lost.
- They've lost their way.
- They've got lost.
- They are lost.

Onlar kayboldular.

- I'm lost.
- I am lost.

Kayboldum.

- I've lost count.
- I lost count.
- I have lost count.

Ben hesabı kaybettim.

- I lost everything.
- I've lost everything.

Her şeyi kaybettim.

- He lost everything.
- She lost everything.

O her şeyi kaybetti.

- I lost it.
- I've lost it.

Onu kaybettim.

- He lost it.
- She lost it.

O onu kaybetti.

- She lost hope.
- He lost hope.

Umut yitirdi.

Really lost.

Gerçekten kaybolmuştum.

I've lost.

Kayboldum.

Tom lost.

Tom kayboldu.

We lost.

Biz kaybettik.

They lost.

Onlar kaybetti.

I lost.

Kayboldum.

You lost.

- Kaybettin.
- Sen kaybettin.

It's lost.

Kayıp.

You're lost.

Kayboldunuz.

I'm lost!

Ben kayboldum!

He lost.

Kaybetti.

- We got lost.
- We lost our way.

Yolumuzu kaybettik.

- I've lost weight.
- I have lost weight.

Kilo kaybettim.

- I've lost count.
- I have lost count.

Hesabı şaşırdım.

- Tom lost everything.
- Tom has lost everything.

Tom her şeyi kaybetti.

- I've lost my keys.
- I lost my keys.
- I have lost my keys.

Anahtarlarımı kaybettim.

- I have lost my watch.
- I lost my watch.
- I lost the watch.

- Kol saatimi kaybettim.
- Saatimi kaybettim.

- I have lost my key.
- I lost my key.
- I've lost my key.

- Anahtarımı kaybettim.
- Benim anahtarımı kaybettim.
- Ben anahtarımı kaybettim.

- I have lost my wallet.
- I lost my wallet.
- I've lost my wallet.

Cüzdanımı kaybettim.

- I lost my passport!
- I've lost my passport!

- Pasaportumu kaybettim.
- Ben pasaportumu kaybettim!

- I've lost weight recently.
- Recently I lost weight.

- Son zamanlarda kilo kaybettim.
- Son zamanlarda kilo verdim.

- He lost his watch.
- He's lost his watch.

Saatini kaybetti.

- He lost a watch.
- He lost his watch.

Saatini kaybetti.

- I lost my motivation.
- I've lost my motivation.

Motivasyonumu kaybettim.

- I've lost my passport!
- I've lost my passport.

Pasaportumu kaybettim.

- He lost his eyesight.
- He lost his sight.

- O, görme duyusunu kaybetti.
- O görme yeteneğini kaybetti.

- I've lost my job.
- I lost my job.

İşimi kaybettim.

- He lost his all.
- She lost her all.

Her şeyini kaybetti.

- Tom lost 70 lbs.
- Tom lost seventy pounds.

Tom, 30 kilogram verdi.

- My suitcase got lost.
- My luggage got lost.

Bagajım kayboldu.

- Tom lost his composure.
- Tom lost his cool.

Tom soğukkanlılığını kaybetti.

- I lost my temper.
- I lost my composure.

Huzurumu kaybettim.

- Tom may be lost.
- Tom might be lost.

Tom kaybolmuş olabilir.

- Tom seemed lost.
- Tom seemed to be lost.

Tom kaybolmuş görünüyordu.

- Mary lost the keys.
- Mary lost her keys.

Mary anahtarlarını kaybetti.

- He lost his ticket.
- She lost her ticket.

Biletini kaybetti.

Now I'm lost.

…ama kaybolmuştum.

He lost color.

O, soldu.

Are you lost?

Kayıp mı oldunuz?

Get lost, kid!

Kaybol, çocuk!

We lost it.

Onu kaybettik.

They lost everything.

Onlar her şeyi kaybetti.

Tom seemed lost.

Tom kaybolmuş görünüyordu.

Everything was lost.

Her şey kayboldu.

I lost everything.

Her şeyi kaybettim.

I've lost hope.

Umudumu kaybettim.

I was lost.

Kayboldum.

You've lost me.

Beni kaybettin.

You've lost it.

Sen onu kaybettin.

They were lost.

Onlar kayboldu.

Don't get lost.

Kaybolma.

He lost face.

O, karizmayı çizdirdi.

Our team lost.

Takımımız kaybetti.

I lost consciousness.

Bilincimi kaybettim.

I feel lost.

Kendimi kaybetmiş hissediyorum.

I lost control.

Kontrolü kaybettim.

Tom lost consciousness.

Tom bilincini kaybetti.

She lost money.

Para kaybetti.

I lost heart.

Cesaretim kırıldı.

I got lost.

Kayboldum.

Tom lost weight.

Tom kilo kaybetti.

You lost time.

Zaman kaybettin.

Tom is lost.

Tom kayboldu.

Tom lost hope.

Tom umudunu kaybetti.

You'll get lost.

Kaybolacaksın.

You've lost weight.

Zayıfladın.

She lost Mary.

O, Mary'yi kaybetti.

Was Tom lost?

Tom kayboldu mu?

Tom looks lost.

Tom kaybolmuş görünüyor.

Tom lost control.

Tom kontrolünü kaybetti.

Tom lost count.

Tom hesabını şaşırdı.

Tom lost everything.

Tom her şeyi kaybetti.

Tom lost Mary.

Tom, Mary'yi kaybetti.

Tom lost patience.

Tom sabrını kaybetti.

Tom seems lost.

Tom kaybolmuş görünüyor.

Tom was lost.

Tom kayıptı.

We're not lost.

Kaybolmadık.