Examples of using "Evaluate" in a sentence and their turkish translations:
İlerlemenizi değerlendirin.
şimdi daha bilimsel açıdan değerlendirelim
Onun yeteneğini değerlendirmek zordur.
Öğretmen tüm öğrencileri değerlendirmek zorunda kaldı.
9 bin kişiyi kendisi eleyecek.
Bir adım geri at, neyin önemli olduğunu değerlendir ve hayattan keyif al.
Deneme süresi otuz gün içinde sona ermeden önce yazılımı değerlendirebilirsin.
Koç'un onun saha performansını değerlendirmek için her oyuncuyla bire bir görüşmesi vardı.