Examples of using "Take" in a sentence and their turkish translations:
Al senin olsun.
Al bunu.
- Yönetimi ele geçir.
- Kontrolü ele al.
- Kontrol altına alın.
Kendine iyi bak!
Komutayı al.
Kendine iyi bak.
Onu eve götür.
Kendine iyi bak.
Dinlen.
- Tavsiyemi dinle!
- Tavsiyeme kulak ver!
Şansını kullan!
Hiçbir mahkûmu götürmeyin.
- Sakin olun.
- Kendini yorma.
Kendine iyi bak.
Bir mola verin.
İlacınızı alın.
Bu sandığı al.
Oturun.
Oturun.
Tom'u al.
Al bunları.
Önlemler alın.
Yönetimi devral.
Benimkini al.
Her şeyi al.
Siper al!
Harekete geç.
İdareyi ele alın.
Not al.
İlaç al.
Nöbetleşerek yapın.
Al onu!
Al bunu.
Parayı sen al.
Sorumluluğu alacağım.
Yürüyüşe çıkın.
- Bir taksiye binelim.
- Taksiye binelim.
Çöpü dışarıya götür.
Bu zaman alacak.
Kendine dikkat et.
O uzun sürmedi.
Çöpü dışarıya çıkar.
- Ceketini çıkar.
- Ceketinizi çıkarın.
- Ceketinizi çıkarınız.
Ayakkabılarını çıkar.
Ceketini çıkart.
- Onu kişisel olarak almayın.
- Kişisel olarak alma.
Kıyafetlerini çıkar!
Defterlerinizi çıkarın!
İşte, ceketimi al.
Gömleğini çıkar.
- Lütfen oturun.
- Buyurun oturun.
Taksi çağıralım!
Bu biraz zaman alabilir.
Bu biraz zaman alabilir.
Kendine iyi bak.
Onu alacağız.
Bu meyveyi al.
Hadi bir göz atalım.
Şuna bakın.
Götür beni
Önleminizi alın
tam olarak gerçekleşmez.
Lütfen birini alın.
Lütfen serbestçe al.
Acele etmeyin.
Bir otobüse bin.
Al götür.
Biraz aspirin al.
Otobüse bin.
Tom'u eve götür.
Elinden geleni yap.
Onu geri al.
Bir numara al.
Onu alacağım.
- Sadece birini al.
- Sadece bir tane alın.
İşte, bunu al.
Bir aspirin iç.
Sadece bir tane al.
Bir nefes çek.
Lütfen bunu al.
İlacınızı alın.
Onu geri götür.
Beni eve götür.
Beni uzaklaştır.
Al bunu lütfen.
Haplarınızı alın.
Kürdanınızı alın.
Biraz zaman kazan.