Examples of using "Wrak" in a sentence and their turkish translations:
Hadi gidip şu enkazı bulalım!
Ve enkaz oralarda bir yerde.
Enkaz şu tarafta.
Enkaz hâlâ çok uzakta.
Bir hostes enkazdan kurtarıldı.
Paraşütü açtım, şimdi enkazı bulma vakti.
Doğuya, enkazı gördüğüm yere gidiyoruz.
Umarım o enkazı kısa sürede buluruz.
O yöndeki enkazın izinden mi gideceğiz?
Pekâlâ, enkaza doğru mu gitmek istiyorsunuz?
Kasırgadan sonra, evleri bir harabeydi.
Peki hangi tarafa gidersek enkaza daha hızlı ulaşırız?
Beni enkazdan oldukça uzağa sürüklüyor.
Ne yapacağız? O yöndeki enkazın izinden mi gideceğiz?
Umalım da enkaz ileride bir yerde olsun.
enkaz olup olmadığını anlamanın en iyi yolu nedir?
Enkazı bulabilmek için batıya gitmemiz gerekiyor.
Unutmayın, o enkazı bulmak için yardımınıza ihtiyacım var.
Unutmayın, o enkazı bulmak için yardımınıza ihtiyacım var.
Şimdi şu enkazı bulmaya çalışmaya devam edeceğiz.
Ama iyi haber şu ki enkazı bulduk ve görev tamamlandı.
ve sonra da bu kenardan, o enkazın yanına ineceğiz.
ama sanırım enkaz dört buçuk kilometre doğuda kalıyor.
Birinci görevimiz enkazı bulmak ve kayıp kargoyu kurtarmak.
Hâlâ enkaza çok yakın olduğumuzu hissetmiyorum.
Tamam, şuradan yolumuza bir bakalım. Enkaz şurada olmalı.
Demek aşağıya serbest inişle ulaşmamı istiyorsunuz?
Pilot paraşütle güvenli şekilde indi, ama enkaz hâlâ kayıp hâlde.
Hadi gidip enkazı bulalım. Batıya, dünyanın en zorlu arazilerinden birinin üzerinden uçuyoruz.
Rüzgâr sayesinde, enkazın altı kilometre batısına savrulduk.
O taraftaki enkaza ulaşmanın da ne kadar süreceğini bilmiyorum.
Bu metal aradığımız enkaz olmadığına göre, yeni bir plan geliştirmeliyiz.
kanyon yarığından halatla inip enkaza o şekilde mi ulaşmaya çalışacağız?
o yöne dönmek ve enkazı aramaya devam etmek isterseniz "Tekrar Dene"yi seçin.
Başladığımız yere dönüp farklı bir yol izlemek ve enkazı o şekilde bulmak istiyorsanız "Bölümü Tekrar Oynat"ı seçin.
Pekâlâ, kanyondan inip aşağıda parlayan metalin enkaz olup olmadığını anlamanın en iyi yolu nedir?