Translation of "‫حجم" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "‫حجم" in a sentence and their turkish translations:

يختلف حجم وظروف مواقفنا،

Vaziyetlerimizin boyutu ve şartları farklı olacak

‫حجم ضفدع تونغارا الذكر الصغير هذا‬ ‫في مثل حجم عقلة الإصبع.‬

Bu ufak, erkek tungara kurbağası sadece bir yüksük boyutunda.

ممكن حجم 7 وما فوق

olası büyüklük 7 ve üzeri

فكر في حجم الهيكل للنمل الآن

yapılan yapının büyüklüğünü bir düşünün şimdi karınca için

وتلقيت بعض الأسئلة عن حجم حمّالة الصدر.

Sütyen ölçümle ilgili bazı sorular aldım.

إذا قل حجم الصحن أو الصندوق قليلاً،

biraz küçültülerek büyük oranda azalıyor,

مقارنةً مع حجم الأرض والكون الذي يحيطنا،

dünyanın boyutu ile bizi koruduğu evrene kıyasla

‫وبحكم التجربة،‬ ‫كلما زاد حجم العقارب قل خطرها.‬

Deneyimlerime dayanarak, daha büyük akreplerin daha az zehirli olduğunu söyleyebilirim.

على خريطة ميركاتور يبدو انهم تقريبا بنفس حجم

Merkatör haritasında aynı büyüklükte görünüyorlar.

لم يقدر أحد أن يتصوّر حجم تلك المأساة.

Hiç kimse trajedinin büyüklüğüne inanamıyordu.

‫ضخامة حجم الذكر العجوز‬ ‫تعني أنه أقل مرونة من البقية.‬

Yaşlı erkek fazla iri olduğu için geri kalan herkesten daha yavaş.

تظهر حجم التطور الذي وصل له العالم. لكن اضرارٌ عدةٌ يجب ان

dünyanın ulaştığı gelişimin büyüklüğünü gösteriyor. Ancak birkaç dezavantajdan

‫ليس من سبيل أمامنا لمعرفة حجم المياه فيه،‬ ‫ربما يكون طريقاً مسدوداً وعميقاً.‬

Ne kadar su olduğunu bilmenin imkânı yok, derin bir çıkmaz da olabilir.

وقدمتم العلاج للمريض مبكرًا سيتقلص حجم الضرر الناتج من السكتة الدماغية بشكل كبير.

beyne gelecek zararı büyük oranda azaltmak için hastaya ilaç verebilirsiniz.