Examples of using "مثل" in a sentence and their turkish translations:
gibi
gibi.
Tom gibi bir çocuk Mary gibi bir kızı hak etmiyor.
Mesela zaman.
Ne gibi mi?
Maidan'da olduğu gibi.
adeta bir şemsiye gibi
tıpkı insan gibi
pas veya pirit gibi
Bir erkek çocuğu gibi görünüyorsun.
Notta dediği gibi,
ben kendimi öyle hissettim.
Tıpkı Banaz gibi,
kıyafetleri dikmek ve çömlek yapmak gibi
ilgilenecek hiç enerjiniz kalmaz.
Bu orman ziyaretçisinin çantasındaki
Aynı parçalardan oluşan bir set gibi.
Bunun gibi.
Ramel gibi insanlar.
...hayalet misali kaybolurlar.
işimizi, çocuklarımızı,
tıpkı 50 yaşlarındaki adamın
tıpkı şimdi olduğu gibi
covid-19 gibi
devam böyle devam
sanki biraz daha farklı gibi
yani aslan kadar aslan
aynı kıtalar gibi onlar da hareket ediyor
gibi bir şeyler duyuyorum sanki
aynı pusula gibi bize
gerçekten o hikayede olduğu gibi
Tren çarpışmaları gibi
Tıpkı bir rüya gibi düşünün
tükürük gibi.
"Bu grip gibi."
Sen benim kadar uzunsun.
dedem gibi esmer insanlarla bağlantı kurabiliyor
Tıpkı bir otoban gibi,
puanlar, rozetler ve avatarlar gibi.
Hayat bir bumerang gibidir.
Bu, birçok durumda yaşanmış:
Aniden açılmış bir kalp uyanık, canlı ve aksiyonu ister durumdadır.
"Bitcoin mi? Etheryum mu?"
Oyunlar, kamp ateşi gibidir.
Böyle bir şey oluyor.
İnsanlar şu gibi şeyler sordu:
kilogram, ton, hektogram,
ve hızla devasa bir git gel olayı gibi sanki
günümüzde de sanki hala öyle
tıpkı arılar gibi düşünün
Su gibi hızlıca git
işte bunun gibi bir olay
bir gemi gibi kayık gibi aynı
medeni kanun gibi yasalar
gibi garip bir isimdeki bir izleyicimiz
yani yön tayini yaparken aynı bir GPS gibi pusula gibi
tıpkı bizim galaksimiz Samanyolu gibi.
bugün olduğu gibi, değil mi?
Böyle bir kılıç istiyorum!
"Grip gibi."
Ben Yoshio kadar meşgul değilim.
Bir arı gibi meşgulüm.
O bir balık gibi yüzer.
az önce de bahsetmiştik kemer gibi. Bunun gibi daha birçok güçlendirme çalışması yapıldı
buda yetmesin gibi bide pramit'in içeirisini labirent gibi yap
kirli oyunlar oynayabilirsin … ya da Jomsviking gibi adamın ellerini kesmesi
Ben hiç onun gibi bir şey görmedim.
Seçici algı filtre gibi çalışır.
Yüzgeç gibiydi.
tıpkı modern kuşlardaki gibi içlerini oyuyordu
Sara gibi çocuklarınız olabilir.
Mesela hep en iyi yanımı ortaya çıkaran,
nasıl tıpkı eski biçimde yaşamaya devam ederdik ki?
yine aynı şekilde yaşamaya devam etmesi.
bir şeyleri nasıl doğru ve yanlış yaptığımız --
ön yargı ve basma kalıp düşünceler gibi.
Ve bunların hepsi aynı değil.
elektrik mühendisliği gibi alanlarda elde edebiliyoruz.
Rhode Island, Pennsylvania gibi yerleri
ama bu süreçleri yaşamak
ne yazık ki mülteci kampları, Mumbai'nin kenar mahalleleri,
küçük bir entegre devre,
Tıpkı binanın kendisi gibi.
Örneğin entegre mahalle ve okullar.
Plastiği desteklememe karbona karşı olmakla aynı
Görünüşü de hayat tarzı kadar gariptir.
şöyle bir melodisi vardı hani
Hani derler ya Karun kadar zengin
tıpkı covid-19 gibi bir düşünün şimdi
buna benzer sloganı hep duyduk biz
Bir çok halı, kilim gibi şeylerde
birde şöyle bir durum var
Tıpkı bir erkek gibi atın üzerinde savaş veriyor
İsterse salatalık gibi olsun
dünyanın çekirdeği ay kadar büyük
demek ki dünyanın kanunu gibi bir şey
Kendi suyunda boğulmak gibi birşey
Yani aynı bir paralel evren gibi.
toprağı kullanma biçimimiz