Translation of "هذا‬" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "هذا‬" in a sentence and their turkish translations:

‫وسيكفيها هذا‬ ‫طوال الشتاء.‬

Bu da kış boyunca onları idare eder.

‫وسيبعدني هذا‬ ‫عن الأرضية الباردة.‬

ve bu beni soğuk zeminden koruyacaktır.

‫سينعكس كل هذا‬ ‫ويحتفظ لي بدفئي.‬

buradan olduğu gibi yansıyacak ve bu da beni sıcak tutacak.

‫حسناً، سنضع هذا‬ ‫ونتركه لبضع ساعات،‬

Pekâlâ, şimdi bunu kurup birkaç saat bırakacağız.

‫إنه يشد مقابل كل هذا‬ ‫الجليد والثلج وسيحملني.‬

Kara ve buza karşı çekiyor ve bu da beni tutacaktır.

‫انظر، نبات البردي هذا‬ ‫جيد في واقع الأمر.‬

Bakın, şu hasırotları aslında gayet iyidir.

‫وينبغي أن يفيد هذا‬ ‫في أن يجعلك تمضي ليلتك.‬

Bu, geceyi geçirmek için yeterli olacaktır.

‫فيتحول آكل العشب هذا‬ ‫إلى واحد من أخطر الحيوانات على الإطلاق‬

bu otçul, herhangi bir düşmanı boynuzlayarak ve çiğneyerek öldürebilen

‫أسد البحر الضخم هذا‬ ‫لم يبلغ هذا الحجم بمجرد تناول الأسماك.‬

Bu erkek denizaslanı sırf balık yiyerek bu kadar büyümedi.

‫حجم ضفدع تونغارا الذكر الصغير هذا‬ ‫في مثل حجم عقلة الإصبع.‬

Bu ufak, erkek tungara kurbağası sadece bir yüksük boyutunda.

‫مكان الاستراحة الخطير هذا‬ ‫ينبغي أن يكون كافيًا لحماية أبو قلادة‬ ‫من مخاطر الليل.‬

Bu riskli dinlenme yeri jeladaları karanlığın tehlikelerinden korumaya yeterli olacaktır.