Examples of using "مناعة" in a sentence and their turkish translations:
Tom'un dokunulmazlığı var.
Bir otoimmün hastalığı.
Tom bu hastalığa karşı bağışıktır.
Kimsenin doğal bir bağışıklığı yok.
Etrafındakilere bağışılıkları vardı.
Onlar da sadece diğer bağışıklığı olmayanlara bulaştırabilir.