Examples of using "لتغيير" in a sentence and their turkish translations:
ülkemizi değiştirme konusunda zorlamada yatmaktadır.
Dünyayı değiştirme amacım yok,
Eşimle hayatlarımızı dünyayı değiştirmeye adadık
ve bu resmi değiştirmek konusunda çok isteksizsiniz.
yeni bir araştırmayı paylaşmak istiyorum.
Birçok erkek bunu değiştirmek için hiçbir şey yapmıyor.
İklimi değiştirmek, tuzlu suyu buharlaştırmak için.
ana kar alanları olan düzeni değiştirmeye hiç niyeti yokken
Hannibal ordusuna onları nehrin ötesinde takip emri vererek onları tamamen dağıtmak istedi.