Translation of "وأنت" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "وأنت" in a sentence and their turkish translations:

أنا وأنت.

beni ve sizi.

وأنت لست بوجهين.

sen iki yüzlü değilsin.

أنا مستعد. وأنت؟

- Ben hazırım, ya siz?
- Ben hazırım; ya sen?

أنت محبوب ، وأنت مهم.

Seni sevenler ve umursayanlar var.

لو اختلفت أنا وأنت،

Eğer sizinle anlaşamadıysam,

منذ متى وأنت هنا؟

Ne kadar süre için buradasın?

منذ متى وأنت تنتظر؟

Ne kadar beklediniz?

وأنت تعطي المال لشخص آخر.

ve parayı başka birine vermenizdir.

وأنت لا تعرف ما السبب

Nedenine dair en ufak bir fikriniz bile yok

التمس الحذر وأنت تعبر الطريق.

Yoldan karşıya geçerken dikkatli ol.

نحن نستمع إلى الموسيقى، وأنت؟

Biz müzik dinliyoruz, ya sen?

شكلك جميل وأنت تلبس الأزرق.

Mavi içinde çok çekicisin.

منذ متى وأنت في كندا؟

- Kanada'da ne kadar kaldın?
- Kanada'da ne kadar süre kaldın?

أنا وأنت نشكل فريقا جيدا.

Sen ve ben iyi bir takım oluruz.

وأنت ستجاوب،"نعم كان يوماً جيداً"

Ve biz de, ''Evet tabii güzel bir gündü.

وأنت تعتقد أننا في حانة صاخبة،

Size göre ben maç izlenen gürültülü bir barım,

"سأعتني برفاهيتك ... وأنت ، بانضباطك ، ستوفر الأمن

"Ben senin iyiliğine bakacağım… ve sen, senin disiplinine göre, sakinlere

منذ متى وأنت تلعب كرة القدم؟

Ne kadar süre futbol oynadın?

سأبذل جهدي ألا أزعجك وأنت تدرس.

Sen ders çalışıyorken seni rahatsız etmemeye çalışacağım.

وأنت تكون مترددًا جدًا لتغيير هذه الصورة.

ve bu resmi değiştirmek konusunda çok isteksizsiniz.

اجمع صوراً لك وأنت تسدد ديون دراستك.

Öğrenci borcunuzu ödeyişinizin resmini alın.

"لا أحد سيتزوجك وأنت على هذه الحالة."

"Bu şekilde kimse seninle evlenmez."

وأنت ستقوم بفعل أشياء جيدة مثل هذه،

böylelikle daha iyi şeyler yapacaksınız.

‫هذه هي خطورة‬ ‫التزلج وأنت لا ترى النهاية.‬

İşte tehlike buydu, yolun sonunu görmeden kayarsanız bu olur.

‫وأنت ‬ ‫من سيقرر أي طريق نسلكه من هنا.‬

ve buradan nereye gideceğimize karar verecek olan sizsiniz.

‫وأنت من سيقرر ‬ ‫أي طريق نسلكه من هنا.‬

ve buradan nereye gideceğimize karar verecek olan sizsiniz.

أنا العب الأن كرة القدم. وأنت, ماذا تفعل؟

Şu anda futbol oynuyorum.Ne dersin, Sen ne yapıyorsun?

وأنت تجري العملية معتمداً على الضوء المنعكس عن الأسطح."

kapatarak yarım saat geçirdiniz."

وأنت تقول: "أنا لست رئيسًا تنفذيًا ماذا علي أن أفعل؟"

Kendinize diyorsunuz ki: "Ben CEO değilim, ne yapabilirim?"

مكونة من مواد مختلفة كليًا عن التي كونتنا أنا وأنت.

siz ve benden tamamen farklı bir şeyden yapılmış olduğuydu.

النقطة المهمة هنا هي ألا تكون متساهلًا وأنت في الخارج،

Burada önemli olan dışarı çıktığımızda tedbirli davranmak.

هل تذكر اليوم الذي تقابلنا فيه أنا وأنت أول مرة؟

- Seninle benim ilk buluştuğumuz günü hatırlıyor musun?
- İkimizin ilk buluştuğu günü hatırlıyor musun?

‫لن ترغب في أن تكون قد تناولت ‬ ‫وجبة غداء دسمة وأنت تهبط هذا.‬

Buradan inmeden önce sıkı bir öğle yemeği yemiş olmak istemezsiniz.