Examples of using "وأنت" in a sentence and their turkish translations:
beni ve sizi.
sen iki yüzlü değilsin.
- Ben hazırım, ya siz?
- Ben hazırım; ya sen?
Seni sevenler ve umursayanlar var.
Eğer sizinle anlaşamadıysam,
Ne kadar süre için buradasın?
Ne kadar beklediniz?
ve parayı başka birine vermenizdir.
Nedenine dair en ufak bir fikriniz bile yok
Yoldan karşıya geçerken dikkatli ol.
Biz müzik dinliyoruz, ya sen?
Mavi içinde çok çekicisin.
- Kanada'da ne kadar kaldın?
- Kanada'da ne kadar süre kaldın?
Sen ve ben iyi bir takım oluruz.
Ve biz de, ''Evet tabii güzel bir gündü.
Size göre ben maç izlenen gürültülü bir barım,
"Ben senin iyiliğine bakacağım… ve sen, senin disiplinine göre, sakinlere
Ne kadar süre futbol oynadın?
Sen ders çalışıyorken seni rahatsız etmemeye çalışacağım.
ve bu resmi değiştirmek konusunda çok isteksizsiniz.
Öğrenci borcunuzu ödeyişinizin resmini alın.
"Bu şekilde kimse seninle evlenmez."
böylelikle daha iyi şeyler yapacaksınız.
İşte tehlike buydu, yolun sonunu görmeden kayarsanız bu olur.
ve buradan nereye gideceğimize karar verecek olan sizsiniz.
ve buradan nereye gideceğimize karar verecek olan sizsiniz.
Şu anda futbol oynuyorum.Ne dersin, Sen ne yapıyorsun?
kapatarak yarım saat geçirdiniz."
Kendinize diyorsunuz ki: "Ben CEO değilim, ne yapabilirim?"
siz ve benden tamamen farklı bir şeyden yapılmış olduğuydu.
Burada önemli olan dışarı çıktığımızda tedbirli davranmak.
- Seninle benim ilk buluştuğumuz günü hatırlıyor musun?
- İkimizin ilk buluştuğu günü hatırlıyor musun?
Buradan inmeden önce sıkı bir öğle yemeği yemiş olmak istemezsiniz.