Examples of using "حياتنا" in a sentence and their turkish translations:
günlük hayatımızda da yapabiliriz.
İşte bizim hayatımızdaki şimdiler arka arkaya gelerek bizim hayatımızı oluşturuyor.
Hayatımızın birçok farklı kısmında,
ve kadınlar olarak bunu her gün yaşıyoruz.
sonra bunları hayatımızdan engelliyoruz.
Bize hayatlarımızı ve kaderlerimizi
Şimdi bir ayağımız çukurda.
Ama hâlâ hayatımızı domine ediyor.
Günlük yaşamımızda ve iş yerlerimizde
Eşimle hayatlarımızı dünyayı değiştirmeye adadık
neyse.. deyip hayatımıza devam ederiz
Yaşamımızın üçte birini işte geçirdiğimize göre,
Daha fazla dağınıklık ile hayatımızı darmadağın ediyoruz.
kafadan (hemen) karşılaşmıyoruz.
Bizim hayatlarımızı değiştirmemiz gerekiyor.
Bazı dış güçlere başvurmadan,
günlük yaşantınızdaki neredeyse her fiziğe erişmenizi sağlar.
yaşamımızın kalanını hapiste geçirmemizdi.
Bazılarını kendi hayatlarımızda,
buna ömrümüz yeter mi bilmiyorum
Ama hayatımızdaki belki en önemli şey bu
Garip bir şekilde, hayatlarımız birbirini yansıtıyordu.
bal ve çikolatanın hayatımızdan kaybolması gibi kahve de yok olacak,
Hayatımızın %95'inden fazlasını otomatik pilotta geçiririz.
Görünüşe göre hayatımız boyunca karşılaştırılıyoruz,
hayatımızın nasıl olabileceği hakkında korkmadan hayal kurarız.
Günlük hayatlarımızda nasıl çevremizin etkisi altında kaldığımızla da alakalı.
Ve bu gezegende hepimizin hayatının ne kadar hassas olduğunu.
ve sadece günlük hayatımızla alakalı olanları nasıl seçebilirim?"
böylece pramitler hayatımızdaki gizemli olaylar arasında kendine en önemli yeri buldu
Hepimizi hayatımızdaki erkeklere şunu sormaya davet ediyorum,
Hayatımızın ilk dağında, kariyeri yakalamaya çalışırken
Bu ülkede, biz, yükvücut bir millet, yekvücut bir halk olarak yücelir veya düşeriz. Gelin, siyasetimizi uzun zamandır zehirleyen o aynı partizanlık, detaycılık ve hamlık duygularının cazibesine, hep birlikte karşı koyalım.