Translation of "الصورة" in Turkish

0.016 sec.

Examples of using "الصورة" in a sentence and their turkish translations:

- ماذا ترى في الصورة؟
- ماذا ترين في الصورة؟

Resimde ne görüyorsunuz?

انظر إلى الصورة.

Resme bakın.

أحب هذه الصورة.

Ben bu resmi seviyorum.

هذه هي الصورة الكبيرة

işte büyük tablo bu

في الصورة على اليمين،

Sağdaki resimde

وين صوّرت هاي الصورة؟

O bu resmi nerede çekti?

الصورة معلقة على الحائط.

- Resim duvarda asılı duruyor.
- Resim duvarda asılıdır.

الصورة في هذا الكتاب.

Resim bu kitaptadır.

احفظوا هذه الصورة جيدًا، فيينا.

Bu görüntüyü gözlerinizle izleyin, Viyana

كلهم كانوا جزءاً من الصورة،

hepsi büyük resmin birer parçasıydı.

ارتسمت الصورة أمام أعينكم بالتأكيد.

Hepinizin gözünde canlanmıştır muhakkak.

خلق هذه الصورة فتح وعيي.

Bu fotoğrafı yaratmak bilincimi açtı.

مثل التحامل و الصورة النمطية.

ön yargı ve basma kalıp düşünceler gibi.

إذا أردتم فهم الصورة الأكبر.

fikrinizden vazgeçmeniz gereken bir an gelecek.

قمنا بتكبير الصورة لرؤية التفاصيل

detayları görmek için büyüttük.

دعني ألقي نظرة على الصورة.

Resme bakmama izin verin.

هل أُخذت هذه الصورة حديثاً؟

Bu yeni bir fotoğraf mı?

هل تعرف الولد في الصورة؟

Resimdeki çocuğu tanıyor musun?

ثم تبقي تلك الصورة معنا.

ve sonra bu bizimle kalıyor.

أرسلت صديقةٌ لي هذه الصورة لطفلتها.

bir arkadaşım kızının fotoğrafını gönderdi.

هذه الصورة هي نقطة ضعف للمتطرفين.

Bu fotoğraf aşırı uçların kriptoniti.

فقط تلك المعلومة التي تلائم الصورة.

görebilir ve duyabiliriz.

وهناك شيء آخر تشيرُ إليه الصورة.

Ve bu resmin anlattığı başka bir şey daha var:

كانت الصورة ذات نوعية جيدة حقا

görüntü gerçekten kaliteli

هذه الصورة التي نواجهها تصدمنا تقريبا

Karşımıza çıkan bu fotoğraf bizi adeta şok ediyor

هذه الصورة تصور امرأة بابتسامة كسولة

Gıcık gülüşlü bir kadının resmedildiği bu tablo

يُعتقد أن بيكاسو رسم هذه الصورة.

Resmin Picasso tarafından yapıldığı tahmin edilmektedir.

أنا أخذت تلك الصورة قبل إسبوع.

O resmi bir hafta önce çektim.

كان يجب عليك أن ترى الصورة.

Resmi görmeliydiniz.

لأن هذه الصورة هي تصوير مثالي لليأس.

çünkü bu, çaresizliğin kusursuz bir temsili.

لذا، حتى لو بدأنا من الصورة الخاطئة،

Bu yüzden, yanlış bir resimden başlasaydık bile

وأنت تكون مترددًا جدًا لتغيير هذه الصورة.

ve bu resmi değiştirmek konusunda çok isteksizsiniz.

يمكنك البحث عن الجانب الآخر من الصورة.

resmin diğer tarafını keşfedebilirsiniz.

أنه بدل العمل مع تلك الصورة الإيجابية

insanların sürdürebilmek adına ciddi çaba gösterdiği

يجعلكم تدركون وكأن الصورة كانت لديكم فعلًا.

bu görsele sizin de aşina olduğunuzun farkına varmanızı sağlayacak

وأي معلومة لا تتوافق مع الصورة، نرميها بعيدًا.

Resme uymayan her türlü bilgiyi atarız.

حتى يصل إلى الصورة التي يكون سعيدًا بها

bu görüntüyü bozmak için çabalayacaktır.

فكم من معلومة نحتاجها لإثارة مثل هذه الصورة؟

Peki böyle bir görseli oluşturmak için ne kadar bilgiye ihtiyacımız var?

دعونا نرى فقط ما يحدث في هذه الصورة.

Bu resimde neler olduğuna bakalım.

التقطت هذه الصورة خارج حاوية شحن بحرية خارج الخدمة

Bu fotoğraf, kapalı alan çiftliğine dönüştürdüğümüz

إذا سألنا الناس ما هي الصورة التي يربطونها بالحب،

İnsanlara sevgiyle en çok hangi görseli ilişkilendirdiklerini sorsak

في هذه الصورة على اليسار، ترون مجموعة منيل كوليكشن،

Soldaki resimde uzun zaman önce kullanılan Menil Collection'ı

الصورة التي تشاهدها الآن تحتوي على صورة تسونامي حقيقية

şu anda izlediğiniz görüntüde gerçek bir tsunami görüntüleri mevcut

قال إن هذه الصورة كانت واحدة من تلك السجلات.

Bu görüntünün ise o kayıtlardan birinin olduğunu söylüyordu

هل بإمكانك التعرف على ذلك الرجل بواسطة هذه الصورة؟

Bu fotoğrafı kullanan adamı tanımlayabilir misin?

لذلك، أي معلومة تأتي، نتحقق إذا كانت تتناسب مع الصورة،

Böylece herhangi bir bilgi geldiğinde resme uyup uymadığını kontrol ederiz

لكن هذه الصورة تظهر طريقتي المفضلة للتمرن على هذه الحركات.

Bu da hareketleri tekrarlarken tercih ettiğim yöntem.

في هذه الصورة ، تجدر الإشارة إلى أن الزي مختلف تمامًا.

Bu fotoğrafta ise tamamen kıyafeti farklı olması dikkatleri üzerine çekiyor

وعندما تُرسم الخطوط بالتساوي ، يكون يسوع في منتصف الصورة مباشرة.

Ve eşit şekilde çizgiler çekildiğinde İsa resmin tam ortasında

هذه الصورة في أذهاننا تكون بمثابة مرجعية لنا لبناء هذا اللُغز.

zihnimizdeki bu resmi, yapbozu oluşturmak için referans olarak kullanırız.

أعرف ذلك لأننا كنا نقيس درجة الحموضة حين التقطت هذه الصورة.

Bunu biliyorum çünkü bu resim çekilirken pH değerini ölçüyorduk.

في هذه الصورة ، على الرغم من أن كل شيء يبدو أفضل

bu görüntüde ise her şey daha iyi gibi görünse de

انظر ، في هذه الصورة ترى الآن مومياء مستخرجة من تابوت حقيقي

bakın bu görüntüde şuanda gerçek bir lahitten çıkarılan bir mumya görüyorsunuz

نظرًا لأن المسافة بعيدة جدًا ، نرى الصورة منذ فترة طويلة جدًا.

Mesafe çok fazla olduğu için biz görüntünün çok çok önceki halini görüyoruz aslında

تركت مأساة أبولو 1 الصورة العامة لناسا في حالة يرثى لها.

Apollo 1'in trajedisi, NASA'nın kamuoyundaki imajını paramparça etti.

يمكن للمعلم أيضًا التحكم في طلابه كما هو في الصورة أمام الجميع

herkes karşısında görüntüde olduğu içinde öğretmen aynı zamanda öğrencilerini de kontrol edebiliyor

كانت الصورة سلمية ، لكن عام 1968 كان عامًا صعبًا بالنسبة للولايات المتحدة.

Görüntü sakindi, ancak 1968 ABD için zor bir yıldı.

حيث انتشرت الصورة النمطية للفتاة السوداء على أنّها ذات بشرة فاتحة وشعر طويل.

uzun saçlı, açık tenli olmak olduğu Detroit'te büyüdüm.

ومن تلك الصورة المجسمة ثلاثية الأبعاد، يمكن استنباط معلومات عن البقعة الصوتية فقط

Bu hologramdan o sonik nokta hakkında bilgi edinebiliriz,

نرى النجم كما كنا قبل سنوات. لأن تلك الصورة تصل إلينا بسرعة الضوء.

Yıldızın biz yıllar önceki halini görüyoruz. Çünkü o görüntü bize ışık hızıyla ulaşıyor.

الشيء الأكثر إثارة للاهتمام هو أن أندرو كارلسين في هذه الصورة يقول أنا أيضًا

İşin daha ilginç tarafı ise bu fotoğrafta Andrew Carlssin ben de varım diyor

- هل أُخذت هذه الصورة حديثاً؟
- هل هذه صورة حديثة؟
- هل هذه صورة أخذتها مؤخراً؟

- O, yeni bir resim mi?
- O yeni bir resim mi?

إذا قمنا بتكبير الصورة ، يمكننا أن نرى السفينة بأكملها مرة أخرى مثل تلك التي تظهر أمامك مترًا واحدًا

o görüntüyü yaklaştırırsak aslında geminin yine 1 metre önümüzdeki görünen kısmı gibi yine tamamını görebiliriz diyor

لكن هذه ليست الصورة الكاملة. تتويبا ليس مجرد قاموس جمل مفتوح، وتعاوني، ومتعدد اللغات فحسب. بل إنه جزء من نظام نريد بناءه.

Ama bütün resim bu değil. Tatoeba sadece açık, işbirlikçi, çok dilli cümleler sözlüğü değildir. O, yapmak istediğimiz bir ekosistemin parçasıdır.