Examples of using "لكنها" in a sentence and their turkish translations:
Ancak yalnızca sabit değil.
Fakat haram sayılmaz
Ama iyi şiirler.
Kontrol.
Ancak yine de kolay değildi.
Ayrıca büyük bir fırsat da.
Tabii her şey fotoğraf olmuyor.
Antartika saklanıyor saklanmasına ama
Ama sende kalmayacak işte
Ama gerçekten çok güzel bir özellik.
iyi bir iş çıkarıyor.
aslında biraz dağa tırmanmaya benziyor.
Ancak çoğu zaman hızlı hareket ederler.
ama üç hafta önce ölmüştü.
Üç ana elementten oluşuyor:
fakat geçici olarak kısa süreliğine mega şehir olan bir şehir.
Ama bu daha birinci turdu.
ama şüphelendirici seviyede fazla temiz
fakat Sibirya'ya doğru ilerliyor artık
Gelmeye devam etti.
ama kazancını değerlendirmeyi beceremedi.
Araba eski ama iyi.
Onlar uçan mekanik makinelerden çok daha fazlası.
Hastam üzgündü tabii ama kabullendi de.
ama aslında bana ait değil.
Ama hâlâ hayatımızı domine ediyor.
belli anlatı yapıları için de geçerli.
Ama dişinin gönül eğlendirmeye vakti yok.
fakat en az 100 kilometre uzaklıktan getiriliyor
fakat metrelerce yüksekliğe taşınıyor
Ama dümdüz kağıt gibi değil ki bu
Ama ışık yaymıyor ya da soğurmuyor
ama gezegenimizin kaderini şekillendirecek güce sahip.
Cecile emekli oldu ancak Kongo mültecilerini
O hâlde, onun genç olduğunu ama anlamaya başladığını gösteriyor.
siyasi yelpazede hangi noktada olduğumuzla alakalı.
Şuna bakın ama sadece tek bir istikamette böyle oluyor.
Ama onu kabul edeceğe benzemiyorlar.
Her gün farklı bir meydan okuma var fakat o okula devam ediyor.
Fakat günlerdir bir şey yemediler. Annenin avlanması gerek.
Ancak bu rüzgarlar ilk etapta beklemediğimiz rüzgarlardı.
Çok ilgili ve çok meraklıydı ama aptalca risklere girmiyordu.
İngilizce kolay değil ama enteresan.
O bir şair olarak değil, bir şarkıcı olarak ünlüdür.
Tom uzun süre Mary'yi bekledi ama o asla gelmedi.
fakat doğadaki her şey gibi bir yere sahiptir.
Ama bu, avukatlarının Yüksek Mahkemeye gidip
ne saçma bir şeydi ama çok zevkliydi be
- çaresizce ihtiyaç duyduğu, ancak yetersiz kalan bir nitelik.
projenin tam planını ve tasarımlarını geliştiren bir İtalyan şirketine
Annemin ehliyeti var, ama o araba sürmez.
Bu programlar açıkça fakirlere yardım etti, ama Chavez için de bir amaca hizmet ediyordu
ve bu durum onu eroin bağımlılığına giden
fakat bu hayatımda Fransızca konuştuğum ilk andı.
Yollarından çekilmeni istiyorlar ama sizi yok etmek istemiyorlar,
Evet, surimi yengeç etine benzer ama aslında mezgittir.
Kürklü foklarla yakından akraba olsalar da onlardan yedi kat büyüktürler.
Gözlerini pek kullanmaz. Onun yerine karanlıkta yolunu koklayarak bulur.
Norveçliler için bir felaketti ama İngilizler için de bir felaketti,
birkaç savaşla karşılaştı . Ama her seferinde başarısız oldu. Bundan sonra,
isimler almış ama gölgede kalan
Janie ne zaman kendi kendine ilaç kullanmaya başladı bilmiyorum ama yapmış.
Vahşi doğmuş, acımasız hayvanlar fakat güzel ve müstesna yırtıcılar.
ancak 13 yıldır, görüş kaybından dolayı
Parlaklık kıvılcımlarının görüldüğü, ancak aynı zamanda şansların kaçırıldığı, şok edici açgözlülüğün ve
Ama bırakmadı. Elimin üstünde yüzeye geldi.
o zamanlar gerçekten asansörler vardı, ancak tasarımcı ve mühendis Alicia Otis gelip
ama aslında uzun yıllar uygulanıyorlar. O zamanlar gökdelenlerin dünyasını, büyük caddeleri bile
fakat binlerce yıl içinde evrilen zehri yıkıcı etkilerinin anahtarıdır.
Ama her gece aynı tehlikeyle karşılaşacaklar. Köpek balıkları gidene kadar.
Agresif olmasına rağmen, uzmanlara göre bu sürüngen katil insanları av olarak görmez.
Lannes, Pułtusk'ta daha büyük bir Rus gücüne saldırdı, ancak bu kanlı ve kararsız bir olaydı.
'Gnyðja' kelimesi homurdanma anlamına gelir, ama aynı zamanda homurtu gibi geliyor ve sanırım
Ama Elizabeth aynı zamanda liderlik yetisine de sahipti.
O, yirmi yaşında olduğunu söyledi, gerçek değildi.
Asya orman kırkayağı zararlı olabilir, ama hepten kötü değildir. Zehri, Çin tıbbında nöbetleri ve cilt yaralarını iyileştirmek için kullanılır.
Sami, mahkumiyetine karşı üç itirazda bulundu. Her biri reddedildi.