Examples of using "لنا" in a sentence and their turkish translations:
O bizimkilerden biri.
en kolay sorulardan,
ne oldu peki bize?
bizi Kemal Sunal
bize bir şeyler oldu
ve onlar üstelik bizim için
Gizliliğiniz bizim için önemlidir.
Bu kitaplar bizimdir.
Biz karışmış değiliz.
çok sayıda genç insanın
hepimiz için kolay erişilebilir,
bunu bize zaman gösterecek...
Her şey onlar, bizim ve geleceğimiz için
bizim için at onları için tırtıl
O bize harika bir yemek pişirdi.
O bize çiçekler gönderir.
Bu bize zarar verecek.
Bize katılmanızı istiyoruz.
Bize biraz su al.
O bize ilginç bir hikaye anlattı.
Bizim annemiz bize bir köpek yavrusu satın aldı.
Bize başka bir şarkı söyle!
ama acı çeken, tek başına acı çeken
Bu durum hepimize oldu.
Bu bölgeler herkes için farklı.
Bizim için harika.
Bize hayatlarımızı ve kaderlerimizi
Primat ailemizden ayrılan ilk kollardan biri.
İlerlemek için en iyi yolumuz ne?
Bu, hayatta kalma mücadelesi verenler için iyi bir şey
Bize ne öğretebilirsiniz?
çok güzeldi bizim için
gıcıkları mı var bize?
işte o arkadaşımız bize şunu yapmıyor mu?
Bize imkansız gibi geliyorsa
işsizliği, kıtlığı ve açlığı getirecek bize
Ama bize gümüş paralar verdiler.
O bize biftek ısmarladı.
Onun yardımı bizim için zorunludur.
Devam etmekten başka seçeneğimiz yok.
Sami bize kendi hayat hikayesini anlattı.
hepimiz için gerçek bir değişimin başladığını göreceğiz.
öğrencilerimin öğretecek bir şeyleri oldu
ve kendi hikâyemizi, neler yaşadığımızı
yaşamlarımız, hayallerimiz, geleceğimiz kendimize ait değil,
Bu gelişmeler, bu ve bunun gibi keşifler yapmamızı sağladı.
kendine hizmet eden önyargı kendimize olan saygımızı arttırır
bunu başaramayız.
Simone'a ve bana uzman görüşü sunuldu.
Gün sonunda topladığı materyalleri bize getiriyor,
Gece görüşleri bizimkinden iyi olmasa da...
bize büyük mesajlar içeriyordu aslında
bize kim ne yapabilir ki?
Bize karantinayı öcü gibi gösterdi
bu olasılıkları test etmemize olanak sağlıyorlar
çünkü anlam farklılığı diyalog kurmamızı sağlıyor.
Öğretmen bize bir sürü ev ödevi verdi.
Bizim onu yapmamız zor olacak.
- Amcam bize yeni bir televizyon getirdi.
- Dayım bizim için yeni bir TV getirdi.
Sami bizimle arkadaş olmak istedi.
Bizim kendimiz olmamıza izin verilmez.
Bu sanırım 15 sene boyunca bizim hem öğretmenlerimiz,
Doğrulama yanlılığı, ilk inandığımız şeyleri doğrular,
Gerçekten etkileyici sonuçlar yaratmak için imkansız şeyler yapmamızın
Peki, bu çocukların sesini nasıl duyacağız?
Zaman penceresinden dünyaya baktığımızda
Frankl Nietzsche'den yaptığı bu alıntıyı
İlk işbirliğimizi yapmıştık
Bize verilen senaryo buydu.
galiba bu ayıp da bize yeter
Bizim diğer bir problemimiz ise batılılaşalım
diyorsanız, o zaman bizi nasıl koruyor bir bakalım mı?
Bu yüzden birilerinin bize gerçekleri anlatması gerek
Bu önlemler neydi lütfen bize bunları da açıklayın
şimdi bizi bir karınca ısırdığında böyle
Benim maaşım bizim müsrifçe yaşamamıza izin vermez.
Bahçıvan çimlerin üzerinde yürümemize izin vermedi.
Biz oturur oturmaz, o bize kahve getirdi.
Nasıl oluyor da Ronald Reagan bizim için kahraman olabilirken
bazı teatral hareketlerinden çok etkilenmiştim
Estonya bağımsızlığını tekrar kazandı fakat elimizde hiçbir şey kalmamıştı.
ve böylece dinozorların ciğerlerini yeniden oluşturabildik.
Bizi özel ve farklı kılan ve bizi bir arada tutan şeyleri
Görünüşüne rağmen... ...aslında uzaktan bir akrabamızdır.
lütfen sizde düşüncelerinizi yorumlar kısmında belirtin
Fakat bizde anne ve kız kardeş çok değerli
Onu bölmek istiyoruz.Bize onu iki tabakta getirir misin?
- Şimdilik bize kalmamızı tavsiye ettiler.
- Şimdilik bize ayrılmamamızı tavsiye ettiler.
- Herkes bir aydır, ve hiç kimseye göstermediği karanlık bir yüzü vardır.
- Herkes bir aydır, ve herhangi birine asla göstermeyeceği karanlık bir tarafı vardır.
O bize Tom Sawyer adında bir çocuk hakkındaki bir hikayeyi anlattı.
Bunun gibi görünen bir intiharı hiç görmedik.
Ve 5, 10 ya da 20 yıl sonra,
Çünkü onlar gerçek anlamda toplumumuzu nasıl geliştireceğimizi bize gösteriyor
Peki bu gruplar, bunları neden bize değil de gençlere yapıyor?
Fakat bu iki şey bizi cinsiyet eşitliğine ulaştırmazdı.
Karar sizin. İkisinden biri, hızlı olun! Dana'nın bize ihtiyacı var, hadi!