Translation of "تزال" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "تزال" in a sentence and their turkish translations:

ولا تزال.

Hâlâ öyle.

لا تزال صالحة

hala daha geçerliliğini koruyor

- هي لا تزال تفتقدك.
- هي لا تزال تشتاق إليك.

Hâlâ seni özlüyor.

ما تزال يدي موجودة.

Elim yerinde duruyor.

لا تزال مصادر الأجانب

hala daha yabancıların kaynakları

لا تزال موجودة اليوم

günümüzde hala vardır

الدراسات لا تزال جارية

çalışmalar ise hala devam ediyor

ألا تزال السمكة حية؟

Balık hâlâ canlı mı?

ما تزال أمراضهم القلبية تتطور.

Kalp hastalıkları yine de ilerledi.

لكنّ روحهم ما تزال قوية.

Ancak ruhları hâlâ güçlü.

فإنها لا تزال "قلبها الفكري"

yinede Bağdatta İslamın kalbiydi.

كانت لا تزال لطيفة للغاية

yinede çok güzeldi

كانت ليلى لا تزال تتعافى.

- Leyla hala düzeliyordu.
- Leyla hala iyileşiyordu.

ألا تزال تلك العيادة موجودة؟

O klinik hâlâ duruyor mu?

لكنها لا تزال تهيمن على حياتنا.

Ama hâlâ hayatımızı domine ediyor.

‫لكن لا تزال هذه الجماعة تعاني.‬

Fakat bu sürü pek başarılı değil.

‫لا تزال هذه في الخلاء ظاهرة.‬

...bunlar hâlâ ortalıkta geziniyor.

لا تزال القبة تحتفظ بشكلها الأصلي

kubbe hala daha orijinal şeklini koruyor

العديد من النكات لا تزال موضوعا

bir çok espriye hala daha konu olur

لا تزال الحفريات الأثرية مستمرة الآن.

Şu anda arkeolojik kazılar devam ediyor hala

لا تزال تونغوسكا تحافظ على الغموض

Tunguska hala gizemini koruyor

لا تزال ليلى تعيش في القاهرة.

Leyla hala Kahire'de yaşıyor.

كانت نظرية الاصطدام العملاق لا تزال مهددة،

Dev çarpışma teorisinin başı hala dertteydi

وباقية العالم لا تزال تعمل على ذلك.

dünyanın geri kalanıysa yetişmek üzere.

تلك القبة لا تزال قائمة ولا تنهار

o kubbe hala ayakta ve çökmedi

هذه المصابيح لا تزال في آيا صوفيا

bu kandiller hala daha Ayasofya'da

حتى اليوم ، لا تزال هناك هذه التطبيقات.

Günümüzde dahi hala daha bu uygulamalar var

كانت محفظة سامي لا تزال في جيبه.

Fadıl'ın cüzdanı hâlâ cebindeydi.

كانت ليلى لا تزال في عداد المفقودين.

Leyla hâlâ kayıptı.

والمراجعة الدقيقة ليست مثالية، لا تزال الأخطاء تُرتكب

Hakem denetimi kusursuz değildir hatalar yapılmaktadır.

‫ظاهرة الضوء الحي هذه لا تزال قيد التفسير.‬

Bu canlı ışık olgusunu daha yeni yeni anlamaya başlıyoruz.

لأنه لا تزال هناك مسافة علينا أن نقطعها.

çünkü hâlâ gitmemiz gereken bir yol var.

كل الأشياء التي ينتقدها لا تزال مستمرة اليوم

bütün eleştirdiği şeyler günümüzde hala devam ediyor

ولكن لا تزال المرأة في المنزل أكثر هيمنة.

Ama yinede evin içerisinde kadın biraz daha hakim konuya

ولكنها لا تزال تفتقر إلى أشكال الحكومة اللازمة

Bu imparatorluk hala

فما تزال الجمعية الأمريكية للقلب لا تدرج الإجهاد العاطفي

Amerikan Kalp Derneği hâlâ duygusal stresi

وفي الوقت نفسه، فإن الطليعة الرومانية لا تزال قائمة

Bu sırada, Roma gözcü birlikleri hala hatlarını koruyorlar.

لا تزال هناك شكوك حول كيفية فوزه في الانتخابات

seçimi nasıl kazandığı konusunda hala şüpheler var

ولكن خرائط عبر الانترنت ما تزال تستخدم اسقاط ميركوتور

Ancak, Google haritaları gibi birçok web eşleme aracı hala merkatör kullanıyor.

لما ما تزال معنا في حين أنها أذى بشكل واضح؟

Yanlış olduğu çok açıkken neden halâ bizimle?

‫لكن بالنسبة إلى البقية،‬ ‫فإن الاختبارات لا تزال في بدايتها.‬

Ama başkaları için... ...zorluklar daha yeni başlıyor.

واليوم ، لا تزال هذه الملاحظات في أيدي جامعي القطع القيمة

Bugün hala daha o notlar çok değerli koleksiyoncuların elinde

الاضرار والفوائد لا تزال ناطحات السحاب ترتفع في مختلف انحاء

edilir. Ve esas olarak klimalara dayanıyor. Virüslerin ve diğerlerinin bulaşmasına ne yardımcı olur.

لا تزال بعض اليرقات تنتج إفرازًا سكريًا على الظهر مثل القمل

bazı tırtıllar yine bit gibi sırtında şekerli bir salgı üretiyor

‫هذه ساعات الليل الأخيرة،‬ ‫لكن أدغال "آسيا" لا تزال غارقة في الظلمة.‬

Gecenin artık son saatleri. Ama Asya'nın yağmur ormanları hâlâ karanlığa gömülü.

حتى بعد 5 سنوات من التطوير والاختبار ، كانت لا تزال مليئة بالعيوب.

5 yıllık geliştirme ve testten sonra bile, hala kusurlarla doluydu.

ولكن لا تزال هناك أحداث رائعة. هذا الرجل يعطي أيضا أخبار عن المستقبل.

Ama yine de dikkat çekici olaylar var. Gelecekle ilgili haberler de veriyor bu adam.

لا تزال المرأة التي تتحدث على الهاتف في فيلم تشارلي تشابلن الترويجي مشوشة

Charlie Chaplin'in tanıtım filminde telefonla konuşan kadın yine kafaları karıştırıyor

كانت المركبة القمرية لا تزال في مرحلة التصميم ، وسيتم اختبارها في رحلات لاحقة.

Ay modülü hala tasarım aşamasındaydı ve sonraki uçuşlarda test edilecek.

لا تزال حياة بلوبيوس سكيبيو على المحك بسبب الجروح التي أصيب بها في تيسينوس

Publius Scipio'nun akıbeti Ticinus'ta aldığı yaralardan dolayı hala belirsiz.

ولكن لا تزال هناك مشكلة هبوط مثل هذه المركبة الفضائية الضخمة على سطح القمر

. NASA mühendisi John Houbolt başka bir seçenek önerdi - bu seçenek , NASA'nın en kıdemli mühendisleri tarafından

- لا أعرف إن كانت لا تزال معي.
- لا أعلم إذا ما كان لا يزال معي.

Ona hâlâ sahip olup olmadığımı bilmiyorum.

أتت محادثة كلمة مرور دافنشي ، التي لا تزال عرضة للنكات اليوم ، بعمل قام به في ذلك الوقت

Bugün hala daha esprilere konu olan Da Vinci'nin şifresi muhabbeti o dönemlerde yaptığı bir eserle ortaya çıktı