Translation of "تقطع" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "تقطع" in a sentence and their turkish translations:

وعندما تقطع أظافر ليلا

Ve siz gece tırnak kestiğinizde

لا تقطع هذه الأشجار.

O ağaçları kesme.

التي تقطع الطريق التطوري للذكاء الإصطناعي

domino etkisi yaratan hareketi başlattık.

فالمعاناة هي قوة عظيمة لأنها تقطع الحياة.

Acı çekmenin büyük gücü hayata bir süre ara vermektir.

‫وفجأة تقطع الحبل.‬ ‫ستكون هذه هي سقطة الموت.‬

kayanın halatı bir anda koparması. O zaman bu bir ölüm düşüşü olur!

‫كل عام، تقطع آلاف الكيلومترات‬ ‫للوصول إلى هنا.‬

Buraya ulaşmak için her yıl binlerce kilometre katediyorlar.

‫هذه الخفافيش الصغيرة‬ ‫تقطع مئات الكيلومترات في الهجرة سنويًا،‬

Bu ufak yarasalar, açan çiçeklerin peşinde...

إذا استقلت عن عملك، فسوف تقطع عليك خط الرجعة.

Eğer işinizi bırakırsanız, geriye dönüşünüz olmayacak.

‫المشكلة هي، ‬ ‫أن هذه الصخور الحادة ‬ ‫بإمكانها أن تقطع الحبل كالسكين.‬

Ama sorun şu ki bu keskin kayalar halatı bir bıçak gibi kesebilir.

التي تقطع يدي الرجل ... أو يمكنك أن تلجأ إلى الشعر مثل Thormod

gibi pratik şakalar yapabilirsin… ya da Thormod gibi şiir hakkında mızmızlanabilirsiniz. ve

سوف تقطع اشجار نصف الغابة لبناء فنادق تستضيف السياح الذين جائوا لزيارة الغابة .

Ormanın yarısı ormanı ziyaret etmeye gelen turistleri barındıracak oteller yapmak için kesilecek.

‫الترحال نهارًا لحديثي الولادة أمر مرهق.‬ ‫يجب أن تقطع أكبر مسافة ممكنة‬ ‫أثناء برودة الجو.‬

Gündüzleri uzun yol gitmek bu yeni doğmuş yavru için çok zor. Hava serinken olabildiğince yol almalılar.

والتي يمكنك أن ترى ما إذا كنت تقطع واحدة مفتوحة ، مثل لاعب الجولف ريك شيلز.

golfçü Rick Shiels gibi kesip açıp açamayacağınızı görebilirsiniz.