Examples of using "بنفسها" in a sentence and their turkish translations:
O, meyve suyunu kendi başına yaptı.
O, akşam yemeğini kendisi pişirdi.
Bir kadının kendinden şüphe etme eğilimini çok iyi anlıyorum.
Bu, bizzat hükûmet tarafından yüzde 100 kontrol edilen bir teknoloji.
Kolu yavaşça büyüdükçe, öz güvenini de geri kazandı.
Janie ne zaman kendi kendine ilaç kullanmaya başladı bilmiyorum ama yapmış.