Examples of using "بها" in a sentence and their turkish translations:
Buraya sığışalım.
Sende kalsın sadece
Onunla ne yapacaksın?
O ona aşık oldu.
Tom bunu istiyor.
ve imzası niteliğindeki kırmızı rujuyla çıkardı.
[Çalışma Şeklimiz]
Annen ve ben bu duyguları yaşadık.
...risk o kadar artıyor.
ve onu olduğu gibi değerlendirdiler ve kabul ettiler.
Onun özel bir yanı var.
çünkü ona hayranlık duyuyorlar.
bu korkuların oynandığı
Ben onu her gün ararım.
Ve o cemiyetin eğitim kolu reisliğini üstleniyor.
Onunla doktora çalışmalarım sırasında tanıştım
Naperville'de 19.000 öğrenci vardı.
farklılaştırdı ve kökten değiştirdi.
çevre kontrollü tarım yöntemi.
tadını çıkarmak içindir.
zorlu bir girişime başlarken
İçeride ne olduğunu göremiyorum.
şapşal dilin buna bağlı kalmaz.
Birazcık "American Idol"ı andırıyor,
Onları görerek yakalayamaz.
içi doldurulmuş oyuncak bir koyunu eline aldığında
Benim hayalimdeki şeylerden bir tanesi
Kabuğu delip aynı bir yılan gibi içeri zehir bırakıyor
Fransızca Fransa'da konuşulur.
Konuşma şeklini gerçekten seviyorum.
Tamam olduğunu sanıyorum.
Eti sıyrılmış bile olsa, çok şeyde kullanabilirsiniz.
Eti sıyrılmış bile olsa çok şeyde kullanabilirsiniz
ve eğer resimli bir kart seçtiyseniz 11 ekleyin.
Bunları düşünene kadar bazıları daha az açık.
Ama içinde bir sürü iyi besin maddesi var.
Hâlâ yavrularını emziren ve kendi iştahı da epey açık olan dişi...
Sherly'i Cannes'a uçuruyor olurlar mıydı?
Ama ne yapayım, ırk konusunda konuşma tarzım buydu.
buna inanan çok büyük bir grup var üstelik
Hiç duydunuz mu bilmiyorum.
Üstünde yüzüp orada varlığını hissediyorum.
toplumlarında yaymak istediği şey olan, Şii çevrelerde haz fikrini açacağı yönünde.
Onun doğduğu kasabayı hatırlıyor musun?
O, onu ona söylediğim şekilde yaptı.
Onun konuşma şeklini sevmiyorum.
Sorun geliyor ve bunu tahmin edebiliyoruz
Tom yalnızca onu düşünmek istedi.
Estonya'nın kendi milli marşı vardır.
Evime giderken onunla karşılaştım.
Aldırma. Ben hallederim.
Hissetme biçimimizi değiştirmeliyiz.
turuncuyla parlayan
Çoğunlukla iki hapı bir tanede birleştirmek gibi
Atama emri, Ali Armağan Çağlayan;
öyle ki bu kelime hafızanızda kalmaya devam edecek.
Bu, bizzat hükûmet tarafından yüzde 100 kontrol edilen bir teknoloji.
Evrende sahip olduğumuza inandığımız tüm öneme rağmen,
Yenebilirler, protein kaynağı olur.
ki aslında sahip olduğu
Uzun süredir düşünmediğim şeyler hakkında.
Gerçeği anlatmak.
Şefkat ve duygu yoğunluğu ve bir acele vardır.
yoksa bu geçtikleri doğal bir süreç mi?
Diğer tüm fikirler, daha büyük kusurlara sahiplerdi.
yaşam basit hücrelerden öteye gidemiyor.
Artık ekstra her vücudun sıcaklığı hoş karşılanıyor.
yerel mimariyi inceliyorsun, daha önceki örneklere bakıyorsun.
Bu noktada düşünmesi çok zor bir şey değil.
Onun gibi, güreşle ilgili her şeyi severdim:
büyük genişlikte ekilebilir araziye sahip
solar fırtınaları biz çok hissetmiyoruz
ve en büyük macerada Tanrı'nın kutsamasını istiyoruz .
adlı şirkete dönüştürdü.
Sonra köpek balığı onu yakaladı.
- Birkaç yıl önce sonbaharda onunla tanıştım.
- Birkaç yıl önce kışın onunla tanıştım.
belki bu iş sonuç olarak tatmin edici olmayacaktı.
bu görüntüyü bozmak için çabalayacaktır.
günlük besin alım miktarının altında olan
İki yüz çocuğun katıldığı seminerde sadece bir tane havalandırma vardı
Yarın ormanın bize sunacağı maceraları kim bilir?
Tadı oldukça kötü ama... ...iyi protein, iyi enerji.
Bu tür yosunlarda bir sürü besleyici madde vardır.
Baksanıza, yakalanmış bir cırcır böceği bile var, gördünüz mü?
Arizona akreplerinde sizi öldürmeye yetecek kadar zehir bulunur.
New York’ta çiftlikler olduğunu bile bilmiyordum.
iletişimimde de esas.
Bugün size anlattığım hikâyeler sıradan örnekler değil.
kırsal kesimlerde sadece kendilerini sefil yoksulluktan
inişli çıkışlı tecrübeleri hakkında konuştu.
Ona musallat olan iblisleri görmesi zordur.
tabi pramit'in yapımında bizimde yürüttüğümüz tahminler var
Ama gerçekten çok güldüğümüz yorumlardan bir tanesiydi
Belki de gerçekten kendine ait bir odası yoktur.
Bana davranma tarzını seviyorum.
En son ne zaman bisiklet sürdün?
ve bastonuyla oldukça yavaştı.