Translation of "التنفس" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "التنفس" in a sentence and their turkish translations:

لا أستطيع التنفس.

Nefes alamıyorum.

لا أستطيع التنفس!

Nefes alamıyorum!

لا يستطيع التنفس.

Nefes alamıyor.

سامي لا يستطيع التنفس.

Sami nefes alamıyor.

وأصبح الجميع قادرون على التنفس.

hemşirenin elini tuttu.

ملأ الدخان الغرفة حتى صعُب عليّ التنفس.

Oda o kadar duman doluydu ki zorlukla nefes alabildim.

‫يُسبب السم مشاكل في التنفس ومن ثم شلل،‬

Zehir nefes almayı zorlaştırıyor, sonra da felç başlıyor.

‫وكذلك تزداد صعوبة التنفس هنا.‬ ‫كما أن هذه الشعلة ‬ ‫لم تعد تشتعل بنفس التوهج.‬

Burada nefes almak da zorlaştı. Bu meşale de artık çok ışık yaymıyor.

‫ينتابني شعور جميل‬ ‫حين أتلامس مع ذلك الحيوان.‬ ‫لكن عند مرحلة ما، سيتوجب عليك التنفس.‬

O hayvanla temas edince bir şeyler oluyor. Ama bir noktada nefes alman gerek.