Examples of using "بنفس" in a sentence and their turkish translations:
aynı ruhta böyle
O kadar da değil.
O senin kadar uzun boylu.
ve hepsi hemen hemen aynı görünüyor.
Onlar aynı yatakta uyudular.
O, neredeyse senin kadar uzundur.
Oğlum şimdi benim kadar uzun boylu.
Tom aynı şekilde düşünüyor.
aynı yolun izlenmesi gerektiğine inanıyorum.
30 yıl öncekilerle karşılaştıralım.
ama işitsel etkiler kadar tehlikelidirler.
Korkarım bu pek çoğumuzun vereceği türden bir cevap.
başkalarının benzer şekillerde davranmasını önlemek
Bu yeni tedavi, birinci ya da üçüncü dünya ülkelerinde
ve ders verdiğim kenar mahallede yaşıyor.
O bana aynı şeyi söyledi.
çünkü insanlar sihre,
ve toprağın altında 14 tana daha yapı var aynı şekilde!
Merkatör haritasında aynı büyüklükte görünüyorlar.
Tom Mary'nin yaptığı aynı şeyi yaptı.
Muhtemelen hâlâ öyle, ama benim kurtarıcı bir çizimim vardı,
Tek bizim borsamız mı? Tüm dünya borsaları aynı şekilde
Tom aynı hatayı tekrar yaptı.
Fadıl, Leyla kadar akıcı bir şekilde Arapça konuşmaz.
ya aynı şeyi daha fazla yaparlar ya da aynı şeyi daha az yaparlar.
Burada nefes almak da zorlaştı. Bu meşale de artık çok ışık yaymıyor.
eğer o gemi gözden kayboldu fakat bir teleskopla bakarsak biz gemiyi yine aynı şekilde görebiliyoruz
- İstediğiniz herhangi bir dilde yazabilirsiniz. Tatoeba'da bütün diller eşittir.
- İstediğiniz dilde yazabilirsiniz. Tatoeba'da tüm diller eşittir.
Ana ve çocuk özel ihtimam ve yardım görmek hakkını haizdir. Bütün çocuklar, evlilik içinde veya dışında doğsunlar, aynı sosyal korunmadan faydalanırlar.