Examples of using "التفاهم" in a sentence and their turkish translations:
Cevabın şiddet değil anlamak olduğunu görebiliyordum.
Babam ve benim aramdaki anlaşmazlığın farkında değil gibi görünüyor.
Öğretim insan şahsiyetinin tam gelişmesini ve insan haklarıyla ana hürriyetlerine saygının kuvvetlenmesini hedef almalıdır. Öğretim bütün milletler, ırk ve din grupları arasında anlayış, hoşgörü ve dostluğu teşvik etmeli ve Birleşmiş Milletlerin barışın idamesi yolundaki çalışmalarını geliştirmelidir.