Translation of "التحرك" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "التحرك" in a sentence and their turkish translations:

‫حسناً، لنتابع التحرك.‬

Tamam, hadi devam edelim.

لا أستطيع التحرك.

Hareket edemiyorum.

‫عند بزوغ الفجر عاودنا التحرك.‬

Gün başlarken, yeniden harekete geçiyoruz.

عندما تكون الطائرة على وشك التحرك

uçak tam hareket etmek üzereyken

ثم كيف يمكنهم التحرك في نفس الوقت؟

o zaman nasıl oluyorda hepsi aynı aynı anda hareket edebiliyor?

كما أن جيشه لديه إمدادات محدودة وعليه مواصلة التحرك

Ayrıca ordusunun erzakları kısıtlı ve sürekli hareket halinde olmalı.

صعدوا إلى الطائرة عندما كانت الطائرة على وشك التحرك

uçağa bindiler uçak hareket etmek üzereyken

‫إلا أن أضواء المدينة‬ ‫تمكّنها من التحرك على مدار الساعة.‬

...şehir ışıkları sayesinde 24 saat iş başında olabiliyorlar.

تبدأ اللوحة في التحرك. دعنا نخرج واحدة أخرى من هذا

tabak hareket etmeye başlar. Bir tane daha koyalım bundan

لم يكن متوقعًا منه القدرة على التحرك في العالم المادي وحسب،

Sadece fiziksel dünyayı değil,

على البشرية. وفي حال انتشاره في مكانٍ ما يجب التحرك عاجلاً.

Onu durdurmak için. Guardian gazetesi, Nepal'in dünyadaki en bulaşıcı ve ölümcül on salgından

‫كانت ليلة باردة رطبة وأشعر بالتعب،‬ ‫ولكن عند بزوغ الفجر عاودنا التحرك.‬

Soğuk ve ıslak bir geceydi ve yorgunum. Ama gün doğduğunda yolumuza devam ediyoruz.

محاطين بالقوزاق ونزلوا إلى 800 رجل مقاتل ، شكلوا مربعات واستمروا في التحرك.

Kazaklar ve 800'e yakın dövüşçüyle çevrili, kare oluşturdular ve hareket etmeye devam ettiler.

الراسي عند مصب نهر الدانوب، والذي أخبرهم أنه يمكنهم التحرك في اتجاه أعلى النهر.

Tuna nehrinin ağzında demir atmış səlib donanması ilə əlaqəni möhkəmləndirdilər, onlara artıq yuxarı doğru hərəkət edə biləcəklərini söylədilər.