Translation of "Kabiliyeti" in Spanish

0.004 sec.

Examples of using "Kabiliyeti" in a sentence and their spanish translations:

Büyüdüğümüzde bu kabiliyeti yitiriyor oluşumuz.

y que perdemos esa capacidad al crecer.

Fakat avcının inanılmaz bir kabiliyeti var.

Pero la araña tiene una habilidad notable.

John'un tenise doğal bir kabiliyeti var.

John tiene un talento innato para el tenis.

İnsanoğlu, konuşma kabiliyeti bakımından hayvanlardan farklıdır.

Los humanos se diferencian de los animales en la capacidad de hablar.

O da elektriği kullanarak iletişim kurma kabiliyeti.

que es la habilidad de comunicarse usando electricidad.

Tom'un kesinlikle çocukları ikna etme kabiliyeti vardır.

A Tom sí que se le dan bien los niños.

- Onun görme yeteneği kötü.
- Onun görme kabiliyeti kötü.

Él tiene mala vista.

- Onun görme kabiliyeti kötü.
- O kötü görme duyusuna sahip.

Él tiene mala vista.

Üstün görüş ve manevra kabiliyeti... ...şahin ve doğanlara gündüz avantaj sağlıyor.

El día les da ventaja: los halcones tienen maniobrabilidad y una visión superior.