Translation of "Bilimci" in Russian

Bir grup gök bilimci,

Двое астрономов —

O bir müzik bilimci.

Он музыковед.

Bilimci olmaya karar verdim.

Я решил стать учёным.

Bilimci vadideki dinozor kemiklerini araştırdı.

Учёный искал в долине кости динозавров.

Bilimci doğa yasalarını bulmaya çalıştı.

Ученый пытался постигнуть законы природы.

O "Bilimci olmak istiyorum." dedi.

Он сказал: "Я хочу стать учёным".

Gerçek bir bilimci öyle düşünmez.

Настоящий учёный так бы не подумал.

Bilimci araştırmaya devam etmekte ısrar etti.

Учёный настаивал на продолжении исследования.

Görecelik teorisini az sayıda bilimci anlıyor.

Немногие учёные понимают теорию относительности.

Bilimci evrenin yapısı üzerine bir ders verdi.

Учёный прочитал лекцию о строении Вселенной.

Babasının ünlü bir bilimci olmasıyla gurur duyuyor.

Он гордится тем, что его отец был известным учёным.

- O bir oşinograf.
- O bir deniz bilimci.

Он океанограф.

O bilimci olmak için çok sıkı çalıştı.

Он много учился, чтобы стать учёным.

Babasının büyük bir bilimci olmasıyla gurur duyuyor.

Он гордится тем, что его отец был великим ученым.

- Tom bir biyolog.
- Tom bir dirim bilimci.

Том - биолог.

- Tom bir botanikçi.
- Tom bir bitki bilimci.

Том ботаник.

- Tom bir jeologdur.
- Tom bir yer bilimci.

Том - геолог.

Belki de astronot veya roket bilimci olmak istemiştiniz.

Возможно, вы хотели стать астронавтом или ракетостроителем.

Bilimci son bilimsel bilgiler ışığında garip olayları açıkladı.

Учёный объяснил странный феномен в свете последних научных знаний.

Burada Berkeley'de dil bilimci olan George Lakoff'u ikna ettiler.

Джорджа Лакоффа, который работает здесь, в Беркли.

Nüzhet Gökdoğan o bir gök bilimci ilk kadın akademisyen

Нюжет Гёкдоган - первая женщина-академик астронома

Çoğu iklim bilimci veya çevreci siyasetçi bile dünyanın her yerine

Большинство климатологов или политиков от партий зелёных

- Tom bir psikolog.
- Tom bir psikologdur.
- Tom bir ruh bilimci.

Том - психолог.

William Keeton adlı bir Amerikalı bilimci bu gizemi çözmek için çok ilginç bir deney yaptı.

Один американский учёный, Уильям Китон, провёл очень интересный эксперимент для того, чтобы разгадать эту загадку.

- Bilimci hem yurt içinde hem de yurt dışında ünlüdür.
- Bilim adamı hem yurt içinde hem de yurt dışında ünlüdür.

Этот учёный известен как на родине, так и за границей.