Translation of "Ulaşmak" in Portuguese

0.007 sec.

Examples of using "Ulaşmak" in a sentence and their portuguese translations:

Adaya ulaşmak onlar için zordu.

- Era difícil para eles chegar à ilha.
- Foi difícil para eles chegarem na ilha.

Amacına ulaşmak için sıkı çalıştı.

- Ele trabalhou duro para alcançar seus objetivos.
- Ele trabalhou duro para alcançar os objetivos dele.

En yüksek dağa ulaşmak istiyorum.

Quero escalar a montanha mais alta.

Bu sonuca ulaşmak için çaba göstermeliyim.

Devo me esforçar para obter aquele resultado.

Trene ulaşmak için bir taksiye bindim.

Eu peguei um táxi para alcançar o trem.

O daha geniş bir izleyiciye ulaşmak istiyor.

Ele quer alcançar um público maior.

Onun evine ulaşmak için çeşitli yollar vardır.

Há várias formas de se chegar na casa dela.

Metro istasyonuna ulaşmak için hangi otobüse biniyorum?

- Qual o ônibus que pego para a estação do metrô?
- Qual é o ônibus que pego para a estação do metrô?

Tom amacına ulaşmak için hiçbir şeyden vazgeçmeyecek.

- Tom será capaz de tudo para atingir seus objetivos.
- Tom fará de tudo para atingir seus objetivos.
- Tom vai fazer de tudo para atingir seus objetivos.
- Tom é capaz de tudo para atingir seus objetivos.

Buraya ulaşmak için her yıl binlerce kilometre katediyorlar.

Todos os anos, percorrem milhares de quilómetros para chegar aqui.

Daha yoğun olan kara ulaşmak için biraz kazmama rağmen,

Mesmo quando cavo, a tentar encontrar neve compactada,

Neyse ki başarıya ulaşmak için birden fazla yol var

Felizmente, há vários caminhos para o sucesso

İlk trene ulaşmak için her zamankinden daha erken kalktım.

Levantei-me mais cedo do que o habitual para apanhar o primeiro comboio.

Mücadelemizin gerektirdiği ekonomik kaynaklara ulaşmak için suç işlemek durumunda kalıyorduk.

Tivemos de obter os recursos económicos necessários para a nossa luta, de cometer crimes.

Bu çok önemli bir hedef ve ulaşmak oldukça zor olacak.

Esse é um objectivo muito importante e que vai ser bastante difícil de atingir.